25
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
1893
Okunma

Kapat gözlerini!
Yüreğimde bir kucak dolusu fakir ayrılık
Gözlerim hükmüne muhtaç
Dur!
Cebim delik.
İçinde çamurdan minareler.
Çocukluğumdan kalma yegâne düşler
Kesintisiz bir bahar bu.
Bitmek bilmeyen, renk vermeyen.
Çiçeksiz bir bahçe benimkisi.
Dikenler sarmış uçurum yamaçlarını.
Kaktüs kokulu dikenler…
Zifirisine yanmışım güneşin.
Zemheride ışığı bulmuşken
‘Olmaz, olamaz!’ diyecek elbet
Yokluğun çıkmaz sokaklarında koşan bedenim
Ayrı kalmışken kadın ruhumdan
Yıkma!
İçinde yıldızı saklayan bir gecedir hayalim
Gölgesinde yürürken kalabalığın
İçinden yaz geçen bir sevda bu.
Geç kalan bir mevsimde kalmış günahlarım
Tohumlarım bir yudum ışığa muhtaç
İçimde bitmek bilmeyen bir savaş
İlle de ben!
Ve sabahında, ille de sen!
Dedim ya!
Zifirisine yanmışım güneşin!
Sev!
Kıvılcımlara muhtaç, yüreğimde kalan parça
Sen yak!
Ne alevler doğacak göreceksin.
Bırakma!
Sıkıca sar, sıkıca tut!
Yıldızlara koşalım
Duyarsızca.
Bak!
Sana geldim.
Hesapsızca.
Kucağında dalacağım düşlere
Umudun yeşilinde kaybolacağım gözlerinde.
Canıma minnet taşıyacağım seni, en güzel yarınlarıma
Sen senken ben olacaksın belki de bir gece ayazında
Ya ben? Ruhun olacağım sonunda
Mahşere yakalanacağız .
Yok olacağız.
Yokluğun mu?
Sakın sorma!
Ölüm.
Bak geldim.
Çöldeki vahan olmaya
Fakirin ekmeği olmaya.
Kırık notaları tamamlamaya!
Yarım kalmış bir aşkı,
Sonsuzluğa taşımaya.
Geldim.
Soru sorma artık.
Unut tüm geçmişi.
Farkında değil misin sevgili?
Sana geldim.
At kürkünü sırtıma
Çakal olmayı öğretti hayat, tilki bile olamadan!
Geldim.
-Sen yokken akreple yelkovana küsmüştüm oysa.-
Sensiz geçen zamandan öç almaya.
Ellerinde şımarmaya, bir çocuk edasıyla
Umudun tohumlarını sulamaya
Yüreğinde uyumaya,
Seninle şu yalan ömrü paylaşmaya,
Bir yastıkta yaşlanmaya, geldim!
Aç kollarını!
Ben bir tek sana, geldim!