4
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
1214
Okunma
sana
Peşimi bırakmadı ezeli dostum
Pencereye çıktım ben de
Tanıdık bir bahçe aradım
Birkaç ağaç
Her dalda onlarca nefes kırığı
Bir şarkı takılmıştı dudaklarıma
Kendim uydurmuştum
Mevsimsizdi sevişmelerimiz
Uzaklar dedim sonra
Bir ah çektim
Tepeler arası bir fotoğrafta ölüyordu sevgilim
Ve
Hüzünlü bir güzelin cama vuruyordu saçları
Topladım
Birazını içtim
Birazını sakladım
Odamda kendime aitti ne varsa
Hep bildiğim gibiydi duvarlar
Bir oyun icat ettim ben de
Kara bir trenle getiriyordum geleceği
Sokaklarında ıhlamurlar badem kokuları
Bir sürü ve fıstık gibiydi falanlar ve filanlar
Günebakanlar arasında üstelik ay ışıksız cillop gibi sevgili
Neredeyse tıpkısının aynısı oluyordu her şey
Bir an kendim bile inanıyordum
Öylesine sarılmak istiyordum
İki minik kuş oluyordu kollarım
Öyle kalakalıyordum sonra
Göğsümden havalanan gölgeye
Öyle bakakalıyordum
Bir şeyler vardı oralarda bir yerlerde
Bir şeyler çürüyordu
Çürüse de dönüyordu
Biliyordum