Toroslara bir kuş gibi gizlenmiş
Canım memleketim şirin Ermenek
Aklıma sık gelir belli özlenmiş
Hasretin içimde derin Ermenek

Senin suçun yoktur ben beni üzdüm
Çok erken ayrıldım kanadı düzdüm
Avare dolaştım çok gurbet gezdim
Dolmadı bir türlü yerin Ermenek

Gurbet mi sıla mı bu nasıl karar
Ayrılık zulümdür de kime yarar
Yiğitler ekmeğİ gurbette arar
Yoksulluk mu hala sorun Ermenek

Candandır kadını evler ufacık
Yürekleri geniş dostluğa açık
Yarin koynu gibi yazın sıcacık
Kışları birazcık serin Ermenek

Anladım güzeldi hoştu havası
Traktör işlemez yoktur ovası
Bir kale kurmuşsun kartal yuvası
Tabiatla neydi zorun Ermenek

Yaylalar şenlense bahar yaz gelse
Yağmurların yağsa suya hız gelse
Balgusana geze gitsek güz gelse
Kışın geçit vermez karın Ermenek

Devlet setler çekmiş göksuyu kesmiş
Çağlayan ırmağın sesini kısmış
Delallarda bağ bahçeyi su basmış
Şimdi nerden gelir narın Ermenek

Eskiden kuruydu kuraktı yazı
Mal güden çobanın kururdu ağzı
Şimdi cennet olmuş yayla boğazı
İrem bağı gibi kırın Ermenek

Mübarek Türkçenin avazı sende
Görmedim reklamı vaazı sende
Bu kadar fazladır tevazu sende
Artık ortaya çık görün Ermenek

Ozanım aşığım gönül derdi sin
Şu dağları aşıp gitsem ardı sın
Ataların şehri yörük yurdu sun
Bilmese de evlat torun Ermenek
Z i y a A C A R
24.05.2020/KONYA