0
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
658
Okunma

Yakın bi zamanın çok uzağından
Ilık düşlerime kayan
Bir sen tütsülenir dilime
Son sol adımın altındaki bir eski kuru buketten düşen dikensiz gülün eziğinde
Yırtık paçadan üşüşen kış poyrazı
İçerime uğrayan bir veba gibi
Seni hatırlatıyor
En çok kırmızısı hani
Silik bir müziğin altında sürünürken aromasını
Önceni içiyorum yine
Ilık ılık
Bu tatlı kitaplar dizilisinde aradım kayıplığımdan kalan o şehri
Sütunlarından seçtik yerimizi
Duaları unutmadan
Kuralları yokeyleyip
Sanki bıçağın son kesiğinde kanayan bir düşün parçalanmış mağlubiyeti
Ellerimiz hüsrana sarılır
Biz unutmadık kaderimizi
Korku tüter mum alevinde
İs gözünden düşenlere şimdi sevdalılar
Bana anlatır yokuşların dibe vuruşunu
"Vurgun bu"derler
Kalbine vurgun
Kaçamadan
İtemeden
Zifirisine çeken gecelerde tarihe atılan bir merdivenin çokça dokunulmuş trabzanından kayan bir damlandan kalırsın bana
Azalır git gide giden
Belirir ardından nice gün batımları
Kurumaz buhran neminde
Çocukluğum neşesi
Gün döner sesinde
Döndüremiyorum artık dünyayı
Çıkmaza gebeyim
Ya al artık bu tuzağından
Çekip ensemi
Ya da yakınından bana uzakları seçme nolursun...
5.0
100% (6)