11
Yorum
41
Beğeni
0,0
Puan
1607
Okunma

artık ölüm yoktur-sadece bedenden kurtuluş vardır
bir memleket özlemindeyim
deli gibi doluyor burnuma sıla
sıla özlemek anlamına mı geliyordu sahi
evet
güneş rengi topraklar boyu özlem demekti
esmer bir genç adamın teninde boy veren vatan misali
hafızam çok zayıftır benim ama
söylemek istediğim bir şey daha var aslında
dönme dolaplara binin saatlerce kalın ve sonra da kusun
hayatı kusmuş gibi hissedeceksiniz inanın
anıları
özlemi
tüm geçmişi
ve size söz veriyorum
unutacaksınız her şeyi
söylemekkadarkolaymı
bir gece yarısı yazıyorum bu satırları
kirpiklerimden kanayarak yazıyorum hemde
ruhumun neresine denk düşüyorsunuz peki
geminin mutfağında canlı canlı haşlanarak ölmeyi bekleyen ıstakozlar için
titanic’in batması bir mucize miydi
tüm körler aynı mı görürdü yani
mezar taşları gibi miydi yalan söylemek
eski bir fotoğraf karesinin siyah beyazlığına dalıyorum
kamerayı tutan gerçek kim
ben neden böyle gülmüşüm ki
yeni mi doğmuşum acaba
gökyüzüne bakıyorum
kuşları görüyorum sadece
uçmak özgürlük müydü diyorum gözlerime
kuş mu olsaydım
keşke olsaydım
gökolalımmhepbirlikte
sancılarımdan doğruluyorum hayata
duvarların da sesi varmış
sessizliğimden öğreniyorum bunu da
yine bir dönme dolaba biniyorum
birkaç sokak arkası mezarlık
hayatın ayrıldığı yer burası mı ki
bildiğim o şeyi neden bilmiyorum ki
peki o zaman diyorum peki
buna da peki
darlanıyorumillaki
bir çay içiyorum
küllen şekersiz
mutfağa gidip şeker arayacak halim yok
yorgun muyum
kış geldi geçti
bahar kapıda
ellerim çok korkunç üşüyor
sebebini bilsem ki
bana bir merhaba uzatır mısınız
vasat olmasın ama lütfen
saçlarımı tarıyorum
arsızca dökülüyorlar
yaşlandım mı diyorum
perdelerde çok eskimiş
eşyalar da yorulurmuş
herkes kaçıyordu içimde evet
ama siz benim üzerime basarak kaçtınız
sizleri ayak izlerinden bile tanımak
işte bu tam bir delilikti
o delilik
my