0
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
613
Okunma
Sonra ağaçtan düşen yapraklar can çekişiyordu
rüzgarın şakağında bir idam sehpası
Yıllanmış bir özgürlüğü idam ediyordu
Bense bir pencere önünde
Sensizliğe yağmur döküyordum
Dilimde anamın ölen çocukluğuma yaktığı ağıt
Üstümde uçurtması kaçan bir çocuk hüznü
Oysa ısırgan otu kadar acımasızdı yüreğim
Ama merhamet hırkasını hiç çıkarmadı üstünden
Yokluğun çok bensizdi
Omzum da seni özlediğim yılların ağırlığı var
Git gide kalbim yaşlanmaya başlıyor
Acılarım artmaya
Sensizliğim üşümeye
Umudum kaybolmaya
Oysa ters yöne yüzen balıklarla dertleştim bugün
Martıların yaktığı ağıda eşlik ettim
Denizlerde dalga oldum
Sensizliğin kıyısına demir attım
Sonra ömrüm bu limana ait dedim
Yokluğun çok bensizdi
Hiç bir zamana ait değildim
Hiç bir zindan özgürlüğü mü engelleyemedi
Ve hiç bir karanlık sen kadar yasaklı değildi
Oysa keskin bir bıçağın üstümde yürüyordu kalbim
Sen oradaydın
Umut oradaydı
Yaşamak oradaydı
Sevda
Aşk
Mutluluk
Yokluğun çok bensizdi
Soğuk bir odanın içinde nefesini soluyordum
İki adım ötede sokağa açılan pencere duruyordu
Bense mutluluğa uzak bir yerde yaşıyordum
Elim soğuktu
Tenim bir ceset kadar cansız
Bir dilim sevgiye muhtaç bir çocuktum
Sen yoktun
Ben yüreğimi karanlık bir limana demirliyordum
İbrahim Dalkılıç.
31.12.2019
00:20 İzmir
5.0
100% (4)