3
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
1186
Okunma

İş bu hal
bazı sözler acıdır
acı doğarlar
kısmen de olsa
d/okunanlara takılmıyorum artık
bir tek özgür ruhumu takıyorum
bir mavi kuşun kanadına
ertelenen yolculuklarım var
göğe tırmanan sarmaşıklara sarılıyorum
peşimden gelen bir sürü kırılganlıklarla birlikte
akşamın en kuytusunda
tütsü buharında dağılıyor öfkem
elimde kalan, hatırladığım
sadece içimdeki can evim
ve kırmızı saçlı güleç bir çocuk
aşk kalkmış
rüzgarın böldüğü şiirime sığınma talebinde
başı bozuk oysa şehir
gereksiz bir sürü telaş
bir nevi kronik başağrısı cinsinden
oyun kurucuların uğrak yeri gülhane iken
oturdum kaldım bir süre
buzdan yontulmuş bir sığınakta bilmem kaç gece
üşürken ısıtan var
uzakta da olsa sokak lambaları gibi
ne zaman unutsam kendimi
ayışığı dolu gülüşler bırakıyor yâr
eski zamanlardan yanıma
yarımı tamamlamak istiyor belli ki
oysa kendine açılsa gönül kapısı yeter
içimde şımarık bir sevinç
terk-i diyarım öylece
HERŞEY’im hiç olmadığım kadar
var mı ki artık her bir şeyim?
bir ihtimal dahilinde henüz
çatı katı cadı kazanı
ceviz sandığında unutulmuş
bir masal doğruluyor kimi bilene
Vildan Poyraz Coşkun
31.08.2018
Güneysu Dergisi
Sayı 120, Güz 2018
5.0
100% (5)