0
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
627
Okunma
biz ağaçtık orman hiç kimse
kalabalığın sisi yuttu sözü
öncenin çiy sabahı kılcalında
yol uzayanı köklerimiz çok
yıkanın dedi annemiz
çiseleyen cümlelere
taşmayan dere dudaklarımızın bendinden
tanrılarla konuştuk dediler
bulutlu gün çağırdılar gittik
dile eklemlenen taş top
iman değiştirebilirdi
suyun yüzü kaç kez
yürek topraklara zamanın yılanı
deri atabilirdi kaç
vurma bırak avuçlarından duvarlara
sözcüklerin badanasını
çimenleri ve ayakları tutan ah
yağmur çıplağı kalsın uzun uzadıya
bırak allaşan yanaklar
,
5.0
100% (2)