Hasret kaldım,
Güldüğünde gözlerinde doğan güneşe,
Hasret kaldım,
Konuştuğunda kalbimi heyecanlandıran sözlerine,
Hasret kaldım,
Güldüğünde yüzünde beliren gamzelere,
Altın sarısı saçlarına,
Yılanı deliğinden çıkaran tatlı diline,
Hasret kaldım ben sana

Böyle bitmez,
Böyle gitmez biliyorum...

Bir gün ansızın çıkacaksın karşıma,
Ansızın gülecek yine gözlerim,
Ansızın titreyecek dizlerim,
Ansızın tutulacak yine kalbim,


Mevsimler değil yüreğimi üşüten,
Mevsimler değil bedenimi yakan,
Yokluğun...
Hasretin...
Özlemin...
Sensizlik beni benden alıkoyan...

Yine yoksun, yine gelmedin...
Kaçıncı gece bu sensizliğe tutulan nöbet?
Kaç sigara daha yakılacak hasretinin demli akşamlarında?
Kaç gece daha yıldızlar dinleyecek bendeki seni?
Öyle bir zamanındayımki yaşamın,
Bir yanım uçsuz bucaksız sensizlik,
Bir yanım döner umutlu fısıltılar,
Bir yanım hasret çığlıkları,
Bir yanımda sensiz sana kurulan hayallerim...

Hasretin nasıl bir borçtu böyle?
Öde öde bitmiyor...
Yokluğun hangi günahın bedeliydi?
Çek çek bitmiyor...

Hasretin çok acı be canım,
Yakıyor da bedenimi duman tütmüyor,
Üşütüyor da yüreğimi, buz tutmuyor
Hasretin ağır be canım,
Ne öldürüyor, ne yaşatıyor,
İnce bir çizgi üzerine,
Kıldan ince, tüyden kalın,,,
Onun üzerinde süründürüyor...