0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
Okunma
Hira dinginliğinde titrer fikir
Kalbin i n k ı l â b ı y l a belirir ruhların asil rengi
Hücum ederken zerreler kürreye
Göz pınarlarına yürür yağmurun ahengi
N u n sancısına tutulur suskunluğun ozanı
Sözün azametli zırhını çıkarır nagihan sesler
Müzzemmil ağırlıklar bozar mizanı
Ve kalbin doğusunda ayaklanır biatsız nefesler
Hızlanır mozaik şehirlerin slikonlu insanı
Şeceresi aşikâr hüznün koynunda
Kıldan ince bir yüktür artık otuzuncu harf
Ölü doğmuş bebeğin zabun boynunda
Kalbin arzına iner kıvrımlı sükût
Rahmet okutur kansız kabuk yaraya
Başlar yörüngesiz bir saklambaç
Ve kırık sobeler girer araya
Silinir şedde
Yukarıdan aşağı bulmacaya döner hayat
Çengeli takılı kalır şah damarda
G i r y a n dudaklarda can verir cevaplar
Ve begonvili kıskanır kardelen, zemheri baharda
Bir ışık yarasıdır Hilâl ’ in sureti
Yıkık dökük yırtık sökük bir ahvâlde
Alevin güll yüzünü eskitir yeşeren insan
Yolu başka solu başka minvâlde
Provasızdır son nefes
Yorar sırtımızdaki yokuşların üzüntüsü
Gözlerin ferine şerh edilir vuslat
Ve göğüs kafesinden fışkırır faniliğin amentüsü
VEDİA şiiri www..com sayfasından alınmıştır
5.0
100% (2)