7
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
1071
Okunma

Yasın ırmağında t/aşkın beyitler
İzdihamın provasını yapmakta:
Açılımı şehla özleyişler duaya
Durmakta gecenin matemine
Örülü hatimler indiren güncesinde
Yorgun zamanın
Mezar taşlarını bürümüş gözü yosunların.
Ne tabip ne de yüreğin muhtırası
Talip bu aşka:
K/azan kaldıran hünkârında beylik telaşın
Safi imge
Sanrı cumhuriyetinde yelloz çehreler
İlla ki ayaklarına şiirin tapınacak
Şair bozuntusu bir hezimet ile
Çürütülmeye mahkûm çekirdekler:
Doğası aşkın ne de olsa:
Malum yalan malum mıntıka
Öznesi yoksul bir kip
Derlenip telli duvaklı ölümler derleyip.
Baş kaldıran lakin eğmeden başını;
Zan tutanağında tekabül eden
Sıfatların da karın ağrısı
Her muzdarip vazgeçiş.
Meali yorgun şehrin;
Mizacı öykündüğü iklimlerin de doğasında
Saklı ikbali
Her göreceli sanduka
Lehinde aşk ateşinin
Başıbozuk bir edim;
Bir sanrı iken teyakkuzu şiirin
Güneşin ışıldağı dolunay
Kayan yıldızlardan da alacaklı Tanrı.
Bir laneti sonlandıran
Doğasında umudun saklı
Yüklendiği kadar yüksündüğü her ölümlü
Mizacın tutanağı adeta
Kasvetli göğün yol kestiği
Mazlum varsa yoksa
Şiirin gölgesine sığınan bir deli rengi
Daha azat ederken
Sönen feri gecenin
Sanma ki aşkın son duası.
Dillenen terennüm…
Yüksek oktavlı bir dürtü
Abartısı olmayan ışığın hezeyana biat ısrarı
Görücüye çıkan her hecede
Batılı kazıdıkça derine
Hükmeden bir vaveyla
Gün sekmeden saniye saniye.
Şimdini unut da git, sevgili
Aşkı azığa al
Ya da kayıt aç güne
Başına buyruk kelebek misali
Ufka dokunduğun her rahleye ser de git
Sevecen yüzünde neşenin
Bir bir nakşeden değil mi ki yüreğin azabı.
Gelmelerin meali ince uçlu şiirlerde tomurcuklanır
Aşkın hadisleri Allah katında nasıl da özenle beslenir
Gürültücü bir ömrün
Suskun veryansınına sadık kalır her çehre
Görmeden sevmenin de mealidir
İçine düşülesi kabusun infilakı
Tek gecede ve tek hecede.
Kaynakçası hüzün olan şehrin
Bir batında kavuşmayan iki yakasına asılı benim kabuslarım
Suların çekildiği o sahilde
Kum olmayı özlediğim o tek zerremde saklı
Acım ve neşe
De boyut atlarken günden geceye.
Sevindiğim kadar ışıyan yüreğin şahikası
Bir umudun da tomurcuğudur
Yüreğin yongası
Coşan bir kifayetsiz zümre
Kanıksanan her lehçede
Elbette sevgiye zulüm
Edimlerin solduğu gönül bahçesinde
Suretleri seçilmeyen ölüm ve hüzün.
Dar acılı bir şeride seriliyim
İçimde devinen düşlerin de bekasıyım
Ansızın bastıran rahmetin
En yorgun yolcusu
Bir sure tadında sunumu huzurun
Afaki gölgelerde elbet vuku bulacak.
Yüreğin yankısı derinlerde o teamül
Zafiyetleri ile sevecen bir çocuk olmaya
Muktedir bir yolcuyum
Gidip gelmelerin meali nasıl ki saklı şiirlerde.
5.0
100% (13)