aşık olmak istiyorum diyordu
vatandaş
aşık olmak
çığrından çıkmış zamana inat
diğerleri ise
bön bön bakıyorlardı
kuluçkaya yatmış umut misali,

nasıl olurdu
bu
nasıl,
yaş ilerlemiş
kafa kel
saç sakal ak
bilmem kaçıncı bahardı
sonbaharlarda
mümkinatı imkansızlıkta kulaç atarken,
acep
hiç bakmıyormuydu ki etrafına,
yoksa
nasıl açıklanırdı bu
aşkın yollara dökülüşü
arkada güzel taze taze izler bırakırken,

sanki
yeni doğmuşluğun tarifi yok gibiydi,
kelebekler uçarken
uçurtmalar da almış başlarını gidiyorlardı
iplerini kopararak,
aşkta özgürlüğe susmışlıktı bu
bir nevi,
mazidekilerin toplamının
bir çarpmasıydı belki,
gönül dağlarında
mutluluğa kucak açarak,

yaşamak kadar
yaşatmaktır mesele
arzu edileni,
kimisi anlıyor
kimisi anlamıyordu
şaşırmadım da,
baktıkları
değişik pencereler olunca,
kimisinin kapısı kapalı
kimisinin açık
aşık olmak için biraz deli olmak lazım
biraz da kaçık
yoksa nasıl çekilir şu zaman
ta
kalu beladan beri...

Berlin,16.04.2016

Talat Özgen