0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1167
Okunma

ne garip değil mi
bak duymuyorlar seni görmüyorlar
çırpınışların ve o vücuduna giren süngüler
acısını yalnız sen hissediyorsun ve derinden yaşıyorsun
ne büyük ve sonsuz bir acziyet değil mi...
yavaş yavaş acı çekerek
öleceksin demek isterdim ama hayır
maalesef ölemeyeceksin bile
dirilemeyeceksin
nefes alıp veremeyeceksin
karamsar değilim inan
sadece zamanından evvel konuşuyorum
ben o an akıllara gelecek bir küfür sebebiyim belki
akıl dedim evet
akıl kalmayacak ruha demeliyim
ruha değmeliyim
ya da dokunmamalıyım
ne fark eder
sadece zamanından evvel susuyorum...
en kötü ve en insafsız aynam değil mi
söyleyeyim
evet...
kesik kesik nefes alıyorum
yarım tüm yarım tüm
ve çeyrek
bilerek...
karanlık tablolar içinde binlerce çizgi
hepsinin yüzlerini tanıyorum
yıllarını asırlarını hatta evvellerini
söyleyeceklerini
susacaklarını
giderek...
trilyonlarca kişi alak oluyor
beynimin en sarsıntı noktasında
kör bir noktaya sivriliyorum
ve duman gibi yayılıyorum içime
bilmem anlatabildin mi...
sekizinci kattan duygularımı yakalıyorum düşmeden yere
ettiğim bütün dualara takılıyor ayakları
ben sanırım...
omuzlarımda bir kütük hafifliği
kırdı kıracak
laf cambazlığının komikliğinde yüzümden akıyor yüzüm
uzatmaya lüzum görüyorum ilk defa
sakallarım kirlenmiş
tertemiz
bir satır istemiştim zamanında
ellerimde sırtım
nasıl da görüyor avuç kasırgalarım
kasıklarında
yok artık
çıktı gözlerimden tahta kementleri tabutların
nasılda ağrıyor dizlerimin dalgası
toprak toprak içiyorum ateşinin serinliğini
artık...
can-i