16
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
1889
Okunma

Yasını azat eden bir şiir kadar salkım saçak,
İhbar ettiğim duyguların doğasında
Kesif bir yalnızlığın esir düştüğü sancak
Aklına mukayyet olsan da ne çare?
Bata çıka yürüdüğün yoldan mı çıkacaksın
Kendince ve sakilce ihanet ettiğin nefsine
Uzanan ellerin de bereketiyle
Elbet ihya edeceksin bilinmezin tefekküründe
İnfilak eden bir şiir kadar kayıtsız kalacağın
Ne malum?
Ya da sancağını kaybetmeden hürriyetin
Sevgiyi andığın her fasılada
Elbet kıracaksın zincirlerini
İçine düştüğün ne hortum ne de zalim bir terane:
Aslına ihanet etmeden gerçeklerin
Büründüğün asalet
Ve incelikli doğası hakkaniyetin.
Merhametin safında kabul görmüşlüğün de elbet
Vardır bir hesabı:
Hele ki nazire ettiğin sadece kimliğinde
Doğan güneşin saçtığı ışıkla
Karanlığı delip geçen hüviyetinle
Geçtiğin mücbir yollardan
Irak olsun diye kaza ve bela
Ettiğin dualarda andığın kadar
Anıldığın elbet yüreğin itirafı.
Bir resimde asılı yüzün;
Yüzünde varsın asıl kalsın hüzün:
Nasıl ki Yaratan en çok sevdiğini anar
Yine sensen o hüzünlü kalbin sahibi:
Ne eşrafın dayatması
Ne yalanların inkârı alıkoyar seni yolundan.
Hele ki içinde yanan ateşin saçtığı sıcaklık
Değil mi ki inancının enginliği?
Aşka sadık bir fani ve gerçeklerin de peşinde
Ar bildiğin her söze geçer elbette sözü
İlahi Adaletin mucizevî dokusunda
Bir ilham, bir ilhan
Aşkın kıyamında hâsıl olan o nüfus:
Göğün katmanlarında açar yürekler
Şehla bülbüllerin nefesinde
Anarsın gerçeği ve sevgiyi
Elbette tekelinde özün sözün kayıtlı
Her anda saklı hâsılası ömrün
Dünlük nizamda günlük isyanla
Ettiğin tövbedir seni kurtaracak olan.
Huda’sı evrenin ve benliğinin;
Geçtiğin yollarında her hutbenin
Bir de mahşeri yakın kılan değil mi ki,
Rabbine özlemin?
Paye vermezsen kine, nefrete:
Asil dokunuşunda kürek kemiğinin arasında
Her nefes, her heves nasıl ki vuku bulacak inancınla…
Terbiye ettiğin nefsinden alsın hırsını evren
Varsın yeknesak bilinsin varlığın
Hatta yok sayıldığın her zerrenle
Sen nasıl ki sapmadan yolundan
Kulluk vasfın ve vazifen;
Aşkı andığın dolu dolu her an:
Geç kalmadan bil ve tut içindeki iklimi sıkı sıkı
Mevsimlerden geçerken
Yeter ki geçme kendinden
Ya da varsın geç geçebildiğin kadar
Hele ki kendinle ve evrenle uzlaştığın kadarsın.
5.0
100% (20)