2
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
1542
Okunma
Bir bardak çay ısıtmıyor artık içimizi
Yün yataklarda uyuduğumuz zamanlarda kaldı
Bozkırın el değmemişliği
Kış ortasında ellerinde güneşle girdiler dost sofralarına
Kuru ekmeğimize bal
Öksüren ömrümüze şifa ile geldiler
Biz size tokluğu
Bize size varlığı
Biz size köprüleri armağan ettik dediler
Biz ve siz arasındaki uçurumu kapatan
Üzerlerinde bir hırka
Hırkanın cebinde emeğe dadanan bir akbaba
Yaz ortasında ayaz vurdu her bir kapıya
Biz size güneşi
Biz size aşı
Biz size işi
Safımıza geçerseniz veririz dediler
Ve kılındı eşitliğin cenaze namazı
Köprüler yıkıldı, toprak kaydı
Büyüdükçe büyüdü uçurum
Biz size uçmaya kanat veririz dediler
Hele bir hırkamızın cebi biraz daha büyüsün
Hele bir yağmuru, yıldızları kendi safımıza çekelim
Hele bir hırkamıza göz diken düşmanı defedelim
Dediler
Dediler
Ey dost
Bir bardak çay ısıtmıyor artık içimizi
Suyuna kir
Toprağına haram bulaştı
Yün yataklarda uyuduğumuz zamanlarda kaldı
Bozkırın el değmemişliği