yine başladım aşk figüranlığına
bedel mi ödüyorum, kefaret mi
bilmiyorum artık
içim dolu
dolu bir cehalet
parmaklıklar ardında
zifiri bir karanlık
karanlık için de
aciz iki çift göz
başım da bir baş belası
adı da "sofistike"
rüzgar gibi ters düz
güneş gibi aynı döngü
hep bir salıncağın verdiği
geçici bir mutluluk işte
soytarısı oldum
iki de bir takla
ikide bir şaklabanlık
sonra bir selam
ve seyirciden gelen
mutsuz sevinçler alkışı...
kendimi anlamazken
seni anlamak çok zor
baş kaldırmıyor artık seni "sofistike"
yatağımın baş ucunda
yok artık kurulu bir düzenin
seni ısıtacak bir ten yok artık
dahası üzerine serecek bir yorgan da.
istediğim tek şeydi oysa
biraz senden mutluluk

elinden ilk tuttuğum da
bir masal perisinin
sihirli değneğinin
güzel hışmına uğramış gibi
hissetmiştim, iliklerime kadar.
ama yaşayınca seni zamanla
bir pederin aforozuna kandığını
göz bebeklerin tümseğine tırmanınca anladım
ah sofistike ah
oysa ben senden
sahte gülüşlerin ardındaki
mutluluklardan tatmak istedim...

#Peryasız