Avuç içi kuytusunda rüzgarın sesi
Karanlığın demli gözlerine gittikçe
Kalbin yıldızlarıyla göğü yürürüm.
Yol katiyyen uzun ve
Bacakları ince çalılıların adresinde
Yağmur kuşları..
Gül açan yüze ay doğduğunda
Kıyametin fırtınasını avladım
Karşımda ikindinin kumral tenli
Çocukları...




ince tül gibi sıralanır mevsimler
Uykusuz yeşillerin bahçelerinde yalnızlık
Sevda örtüsů.
işaret parmağımın ucunda gök/
Mavinin nereye uçtuğunu görüyor musunuz
Ses ve söz ok’umun hedefinde
Omzuma varan iki güvercin
Zamanın imbiğinde sesim
Mayıs diliyle dökülen çiçek çiçek
Özlemime...


-bu çığlık seslerin ellerine kavuşma zamanı oy-




Yolunu şaşırmayan gelmelerin kitap arasında
Takvimlere gizlenen atı bekliyorum Işığıma..
Ey yar,
Ufkumu genişletirken denizin
Herkese yabancılığım bu yüzden
Sabah olsa da gitsek
El ele
Bademler açan baharın
Çalılıklarına..


Kolumda alfabesi sepetin..