Aralara/
Derelere karıştım
Gittiğim yoldan ekmek attım kuşlara
Muazzam halkalar eşliğinde
Yosun türkülerini dinledim
Taşların
Böyle...





Siyahın en açığı ruhumda mavileşen
Anlamak istiyorum çiçek nasıl açar
Ki,
Gönlümün şarap testisine dillenen yağmurlar/
Yağmuru beklemek dar yalnızlıklara
Dul bakışlı geceye
ikindi aydınlığıyla..
Yürüyorum
Kanat vuran kuşlar
Boz bulanık sular ve
Yıldızıma sayıklayan sır
Hep ezberimdeki aynı ağaç dalından
Uzaklara çizilmiş resim gibi
Ayaklarımı anlatıyorum cümlelerine
Gözlerinin tarifine dalan
Rüzgâr tanesiyim.
Dokunsam ağlayacak Anne sesiyle
Zaman..
Dokunsam karanlığa susacak
Yankılarım..






Yâr bakışlı odamın ışığından
Dem sevdası iliklenir göğsüme
Ateş alan yalnızlık
Ay baskısı özleme

Zira
iyi değil aşkı kafese hapsetmek
Sesime gel..
Nasıl desem böyle
Omuzunda bir kuşla
Seni dinleyeceğim
Yüreğinden
Öptüğüm..