3
Yorum
15
Beğeni
0,0
Puan
1505
Okunma

"" Başımın dalkavuk ağrısında
Dizelerin
Yaralı dizlerine tutunan yaralarımla geldim
Vursun diye başını ağrılarımın ""
Sen
Kal
Bende
Menzili hesapsız
Kalibresiz çapsız birer kurşun gibi
Sarkıyor alnımın mihrâbına
2 dudak arası
1 dil ucu her kelâmı
Tâûnlu bir mecnûbun göğüs sancısınca
S’afran s’afran içime kusuyor soluk borum
Ahrâz marâz tüm lâf-ı güzâfı
Lâl bir tellâl çığırtkanlığıyla
Kemiriyor lisânımın en çaçaron yerini
Nâkıs kalan harf-i sükût
Öyle gammâz bilme beni
Öyle harfendâz
Öyle maksûd-u gârâz
Benimkisi
Kâvl-ı yâr
Ve
Bîkarar-ı ağyâr ile kâdere sücûd
Şems’e küskün nemli kirpiklerimle süpürülüyor
Gecenin yanık teninde arsızca oynaşan şâvk-ı kamer
Sümsük bir Sumru’nun kursağında
Devine devrile boğuluyor Hızır-ı Hazer
Şahmerân Duası’nın ibriğinden süzülüyor
Ve
Doluyor
Cemşab’ın oğuşturup
Yüzünü mestettiği çatlak avuçlarına
Efrûzî y’alaz alaz bir keder
Geldi
Geçti
Eylül’ü giyinmiş s’argın argın bir mevsim
Hüzzam beşlisiyle
Tarayarak sarı saçlarını ömrümün
Bitti
Düşlerimi
Hazan kokan parmak uçlarıyla
-Si telinden besteleyen
O Segâh
O Yegâh nâkârât
Ki
Aşkın
Bitimsiz devâsâ endâm-ı encâmıydı
Onda gördüğüm
Gitti
Sen kal bende
Herkes gitsin