4
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1378
Okunma
Ayakta ölmek vardı ya baş kaldırarak ihanete.
Bir kuru sevdaya boyun eğmeden, kanmadan yalanlara.
Alnı açık, gözü pek aldırmadan direnerek yıllara,
Ayakta ölmek vardı ya eğilmeden hayata.
Sızlanmadan, öfkelenmeden, gururlanarak, övünerek yüreğimizle,
Her gün bir kez daha ölmektense sürünerek,
Adam gibi, dimdik, bir kez ölmek sığınmadan kahpeliğe!
Ayakta ölmek vardı ya…
Onuru öfkeye oyuncak etmeden,
Belki nefsimizi körelterek,
Yüreğimiz kan ağlasa da, belki nefsin sözünü dinleyerek,
İniltilere kulak asmadan, isyanları bastırarak,
Zalime kan kusturarak yaşamak.
Bir şafak vakti, sessiz sedasız, umursamadan feryatları,
Göç etmiş olmak ebedi hayata.
Yorularak, yoğrularak yaşam kavgasında.
Ayakta ölmek vardı ya, ezilmeden hayata!