0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1104
Okunma
halim altı saniyeden uzun
sekiz yüz tane taş kırdı köşe kavşağında şakağı
ve bir gece...
kimler bilir fare zehrinin o akıl almaz tadını
ben bir sabah doğurdum
bir sabah ağlattım
kimse görmedi geceydi ortalık sırılsıklam...
şiir mi
bıraktım safsatayı
kimse kadar küçülmedim altı asırdır
o kadar güçlüyüm ki
kelimelerin kemerlerine dahi ihtiyacım yok
hayatım mermer taşı değil
ölümüm bir yudum su
ufuk mu istiyorsun küçük adam
buraya gel
sana kimse söylemedi mi yoksa
ufuk kahrolası beyinlerin hücrelere tıkıldığı yerdir
ufuk mu istiyorsun küçük hanım
buraya gel
ufuk merceğin dışında kalan bir kokudur
duyamazsın
ellerim de yok zaten...
bana bir şeylerden bahsediyorlar
bazen çıldırıyorum
esaretin bedeli olup delesim geliyor dünyayı
sonra kanalizasyon boyu o bahsettiğin şeyi aramak...
kırık bir kafadan süzülüp
define avcıları heyecanı ile
boş verin...
ben bir satır istiyorum
çok keskin bir satır
sadece bir satır...
...
5.0
100% (4)