1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1669
Okunma

aşk dediler; ki
dedim varsay. kötürümdür bir yanı.
uzandığı yerde dokunamayan.
uzayıp kıvrılan yolları,
hiç bir yere varmayan.
Lâ ve Nâ mekân sözleri dillendirirken,
bir gün batımına denk düşer zaman.
öyle ya;
insan en çok özlediğinde farkediyor.
ne kadar kızılmış gökyüzü,
bir o kadar mavi.
yazılmamış cümlelerle müstear,
iklimleri soluyor bak zaman.
düşen yapraklar kadar;
eskiyen, bir o kadar unutulmuş zaman.
değilmi ki,
nefes almak kadar zaman.
insan en çok yanında isteyecek kadar özler.
faydası yok saatlerin:
özlemek zamanla bir sayılır oldu,
ey!...
kader dediğin değil mi;
yanında kalacak kadar: zaman.
veya bir martı gökyüzünde süzülürken,
bir vapur iskelesinde bekleyen yüz.
binlerce tasavvur içinde,
kendini arayan, bir cümle.
ayniyle vakidir; her şey ve ez cümle,
kendiyle mustadir:
bir o kadar,
nefes almak demek yaşamak.
karmakarışık hülyalar,
resmeden cümleler içinde bir girift;
âyân beyân değil mi hayat,
bir yanda var oluş,
diğer yanda kördüğüm olmuş yok oluş.
/ ve bir günbatımında,
gurûba karışan, en güzel yakarış: ebdâ.
yine de sen sanma ki;
suskunluğum bundan.
aşk nedir, sorusunun cevabı;
/ aşk değildir ey:
aşk isbata gerek duymayan bir,
vapur düdüğü,
bekleyen bir ayak tıkırtısı,
hiç okunmayacağnı bile bile,
yazılan mısrâ-i berecestedir.
ne bilirdim yazmayı sevmeseydim eğer;
ve bilmeseydim,
billâh, adın düşmeseydi eğer:
anlamını her girizgahın,
hiç anlamasam da nerede biteceğini,
bilmediin ebrûlî.
aşk dediğin;
biraz duymaktır; ey...
10.eylül.2018
mustafa nazif duran
(k/aralamalar)
5.0
100% (1)