é
Leylak vurdu kalbine güneşin
Günübirlik yaşamın torbasında sokulmuş
Tekerleği şişkin bir ineğe utanarak tapan
Sevdası karabasan olan bir virdi
Gözlerindeki mim zinle arıyor
Tövbeye vuran bir gönülden
Şerbetli tÜrküdür sana eda ettiğim

Arzusuna kelam döktüklerim
Secdede Çatala değer kara kaşlarıyla
Sözlerinde güneş Ağrırken bacaklarında
Tekerlemeleriyle ateşten atlıyordu şemsler
Kıyametin göbeğinde

Fıtratı fücur olan bir yanılgıya
Mavi bir gelinlik süslüyordu insanlık
Yüreği yüreğine gidince
Kalbi kalpte eritir gözyaşlarını

Aşk kırmızı mum renginde ayakkabılarını
Giyerken
Çadır kuran beyinciklerle sevişir

Güle boyanan gamzeler
Güne uyanıyordu yakamozlar

Gülü olmayan desenlerde
Koklarken toprak kendini

Siması sirasinda kaybolurken

Saat yüklü anteniyle aşıkları seçedurur aşk...

Kejé

Turkuaz renginde bir kelebeğin
Türküsünü çağlandırır kulaklarımda

Bir tarafı deniz mavisi
Bir tarafı ziya gövdesi

Balık yüzlü kurbağam
Sarnıç kılıklı rüzgarım

Gövdesinde aşk suda suretiyle
Gölgede esirgahıyla
Kem vurur gözleriyle aya

Yolu uzun bir savunmanın
Ayaklarına bağlanır kolları

Şarkılarda arılar eğlenirken sineklerle
Kulubeye çekilir kıyamet anları

Aşk gönle değen huyları hu hu lamaktır
Çekilmiş bir satır ardı filmlerin
Şiir kustahlarım
Ve kelime gözlüklerim
Kaktüs ağacına değen (b)okun
Yaylası senlik olan
Bir kazana düşen uçak etinin
Sebebi yaşamım...
..