3
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
654
Okunma
Doğruyu söylerken, yandı dilimiz
Ahlâk pazarında, namus kolladık
Bilmeceye döndü, pürmelâlimiz
Barışı süsledik, harbe yolladık
Lebalep yaşarken, bolluk içinde
Yaylalar; toz, duman, Yörük göçünde
Sonbahar, İlkbahar, Yazı geçin de
Mevsimler içinde, Kışı yılladık.
Sarraf dükkânına, harami daldı
Düğünler ileri, tarihe kaldı
Beşi bir yerdeler, hikâye oldu
Sahte takılarla, gelin pulladık.
Yıkıntı altında, kaldı köyümüz
Bir depremimiz var, bir de fayımız
Makamlar garanti, varsa dayımız
Üstüne oturduk, bir de yelledik.
Tarikat şeyhleri, türedi birden
Gitmedik İslâm’ın, gittiği yerden
Sapık düşünceler, arınmaz kirden
Cehalet devrini, çoktan solladık.
Merhamette asla, yoktur eşimiz
Çoğu kez bu yüzden, ağrır başımız
Sanki bundan gayri, yoktu işimiz;
Adalarda yatanları yalladık.
Necati’m âlemde, ne yoksa bizde
Yalancı bakışlar, boy atmış gözde
İnsanlık rüyada, adamlık sözde
Alladık, gülledik, hepten elledik.
Necati OCAKCI
18.04.2018
ANTALYA
5.0
100% (3)