Gece vakti zühre ışık yayarken
Çobana göz etmez ise kime ne
Seher vakti bülbül ciğer kıyarken
Dönüp güle ötmez ise kime ne

Karnı açken beline taş bağlayan
Secdesinde için için ağlayan
Su vermezse yanındaki çağlayan
Aman deyip yutmaz ise kime ne

Abdâl olup bedenini gezdiren
Ebcet ile aşk divânı yazdıran
Kör nefsini ikrâh ile bezdiren
Dağda kuzu gütmez ise kime ne

Yusuf gibi kuyulara düşenler
Yakup gibi sabra kuyu eşenler
Hu deyince kanatlanıp coşanlar
Su üstünde yatmaz ise kime ne

Yâr yâr diye yar başında oturan
Azığını üç gün önce bitiren
Öz canını teneşire yatıran
Namaza saf tutmaz ise kime ne

Merhametin azasını yuyanlar
Yetim sesi nerde olsa duyanlar
Kin - öfkenin zarlarını soyanlar
Kör feleğe çatmaz ise kime ne

Helal varken harama düş kurmayan
Her sebebe bir bahâne sormayan
Bile bile tek bir gönül kırmayan
Puluna pul katmaz ise kime ne

Dert görünce derde buyur diyenler
Hak’tan gelen her şey hayır diyenler
Kelâm vardır aşkla büyür diyenler
Hicrânına yetmez ise kime ne

Makamını yok yoksula dil eden
İkbâlini bu devlete kul eden
Hızlı değil ağır ağır yol giden
Gavuru dost tutmaz ise kime ne

Bu Makberî vatan için solarken
Heybesine türlü cefâ dolarken
Can olana görklü nazâr kılarken
Namertle yol gitmez ise kime

________Makberî