2
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1550
Okunma
düşün ki çıkmışım kabımdan
izliyorum kendimi
yetmemişlik
bitmemişlik
tıpkı benmişim gibi...
alnımda bir kırışık daha gencim halbu ki
saçlarım da ki aklar
ne kadar yabancıyım
sırtımda ki kamburla dik duruşu kaybetmiş
sanki koca bir ömrü
devirişi kucaklar...
necipcik gibi hissedişim hele bazı zamanlar
gülüyorum kendime hani çile hani eser
sayısız dimağ uyandırmış bir eda
kör bıçak diyorum çınarı ne kadarcık keser...
gülüyorum kendime yeniden gülüyorum
biraz daha avcuma heyecan alıyorum
haksızlık ettim ona kursağında bıraktım
yaşanmadan gençliği öldürdüm suya attım...
üstad edasındayım gizlesem de hissimi
oysa bir çatı kuru bir incecik şebeğim
koca çınarlara has aşıklar köşesinde
sessiz sessiz ağlayan bir emzikli bebeyim...
eşrefi mahluk akdi üzerine korksam da
hakikat hakikattir en yalancı gerçeğim
dairenin içinde bir kıtadan tutsam da
o rikkat asıl olan ben varlıksız peçeyim...
denizler boğsa gelip yüzümün alenisi
alıp batırsa dibe tarihin ilk gemisi
yedi kat yetişse de saklasam utancımı
alsa asılsız bir cenk siyah kuru hıncımı
bir milad olsa hiçim hiçliklerden de öte
sonsuz bir uyku alsa dile gelmez sancımı...
can-i
5.0
100% (1)