8
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
1135
Okunma
Dü/şün/ce düşünce:
Düşünce düşünce:
Gözlerden ırak solar, her azara baş eğer;
Görkeme ermiş güller, tutuklu yokluğunun
Kölesiyiz boş vaktin, göklere çıkardıkça
Güzelliğe bürünür, boşuna çabalarım
Körlendi demesinler, günün kalan zamanı
İyice görmek için gönlünce sevenlerin
Aşkın ruhunu kıyma gözlerinde sevincin
Gözlerini aç bu gün gücünü tazele sen
Gücüyle böler zaman bir sahili ikiye
Görmek için yarını beklenir yazın yolu
Diyelim ki bir umman içinde kaybolduğum
Gece gündüz el pençe gözlerken saatleri
Geçirdiğim saatler öyle körkütük sadık
Günüm durgun su gibi durayım düşünmeden..
2
Gücü bile yeniden toparlan kalk ayağa
Göremez seni kötü öyle köledir sevda
Bekleme cehennemdir iyi kötü demeden
Geçirdiğin saatler bir hiçtir baştan başa
Hiç birşey yoksa yeni bırak keyfini sürsün
Dönüp baksanda geri o eski defterleri
Göstersin eski kitap sendeki imgeleri
Görelim neler demiş eski dünya acaba?
Kim ustası bu işin kim yenilmiş kim yenmiş
Geçmişte hiç kuşkum yok bu gün değersizlere
Görsünler hakikati övgüler yağdıranlar
Dönsün güneş bin defa dönsün dünya bin kere
Görelim nasıl düştü döküldüyse düşünce
Sözünde durmayanlar özünde olur masal
3
Düşünce düşünce:
Kayalık kıyılarda dinen dalgalar duru
Çırılçıplak ardarda ömrümüzün anları
Çarçabucuk kaybolan zaman bir armağandır
Amansız tırpanını başa vurur erkenden
Gözkapaklarım ağır, yorgun argın kapanır
Keyfince kapansınlar sana benzer gölgeler
Koyunlar saya saya hayalinle kapansın
Çok değildir o kadar avare saatlerim
Uyku durak vermeyen kendi aşkımdır benim
Benzim uçmuş pörsümüş kendine duyduğun aşk
Ters düşer bana bu kez aynada görür görmez
Varlığımın her yeri gözlerim ve yüreğim
Her bakımdan hemde çok gördüm gerçek yüzümü
Örtünsün güzelliğe bitsin bu kara günler..
4
Kötü şeydir insanın kendine duyduğu aşk
Karanlık yokuşları yaşlılıkla tırmanmak
Yalnız bırakır dostsuz gözden ırak olarak
Görsün kara satırlar görsün gerçek yüzünü
Doğa yenileniyor eskileri soyarak
Göz boyamaya kalkmaz allı pullu yalınkat
Yeşil almaz kimseden kendi ilk yazı için
Süsü püsü kendinden doğal yaşar güzellik!
Eski güzellik neymiş görsün düzmece sanat
Kimseye vermezdi şan çiçek doğal ölürdü
Saçında altın örgü gönlünde destan Türk/ü
Yanakları eskiyi gösteren bir harita:
Hazinedir sandıkta saklı duran antika;
Dünyanın gözündedir, bu ülke yarımada..
5
Ekmeğini yağ sürer, kol gezen kötülükler
Bıktım fani dünyadan kalıcı değilim ben
Kısa sürer her bahar, sefâ sürer karakış!
Yüzü boyar sahtelik, iyi kötüye köle.
Zavallı güzelikle şenlenir imansızlar
Kol gezen kötülüğü nasıl önleyeceksin!
Kavuşmuyor ki doğa; ondan başka kaynağa
Uzanıp akıp gitsen ırmağın kollarında.
Bassın bağrını toprak, bütün kötülükleri
Hüküm sürüyor işte! Kararttılar renkleri;
Yaldızlı posttu kapmış köşe kapmaca oynar.
Boyu bosu devrilmiş dildeki yalanların
Kör topal kızla oğlan giyinmiş süs bitkisi:
Adı saflığa çıkmış ne garip dünyadır ki;
6
Sandığından çıkarsın üç beşi bir yerdeyi
Yazın tatlı rüzgarı değsin o gül gerdana
Üstüne yürüdükçe karşı koyamazlarken
Hiç biri bu mucize doğanın karşısında.
Kıyamet kopsa titrer, dalda yeşil yapraklar
Çürüdükçe zamanla yeniden açar yaprak
Nerede saklanırlar ışıldayan baharlar
Mis kokulu çiçekler uçuşan kelebekler
Bir rüyâ aleminde akşam sefâlarında
Buluşan renkler nerde nerde eski zamanlar
Kaybolup gittiler hep hepside birer birer
Başları göğe değen bir ummandı mutluluk
Yenilgiye uğramış geçip giden zamana
Yenik düşüyor herşey ölümün gazabına..
7
Oku; çalış ve öğren, cahil kalma dünyada
Hakkı adeleti bil herkese adil davran
Kör karanlıkları sil o gönül pencerenden
Okşa yetim başını ona yurt yuva göster
Kırk yıl köle olurum bana harf öğretenin
Demiştir atalarım boşa değildir elbet
Kalmasın odalarda karanlık hücrelerim
Yakışmaz Türke esir yaşamak Türkoğluna:
Bilgeliğin san söhretten ziyade ilmin olsun
Düşenin elinden tut diz çökmesin önünde
Sana boyun bükenin kaldır dik tut başını
Ayak basma üstüne karıncanın böceğin
Unutma ki her canlı ölümü tadacaktır
Asaletinle giyin o beyaz gelinliği..
8
Şehit mertebesini eren vatan uğruna:
Mehmetçikler doludur kurtuluş savaşında
Çanakale geçilmez yurdumun köşesinde
Yurdumun her karışı boyandı al kanlarla.
Kıran kırana geçti şefaate ulaştı
Ateşten bir gömlekti yüreğinde ateşti
Kadın kızı erkeği bu uğurda çarpıştı
Toprağa karıştılar top yekûn vatan için!!
Hiç yoktan var ettiler sürdüler o düşmanı
İlkkurşunu attılar İzmir’de Ödemiş’te
Ne sırça bir köşk vardı nede aysakta çarık
Yokluk içinde birlik yürüdüler el ele
Yürüdüler el ele kaynılarla kızakla
Elif elif düştüler özgürlüğün peşine...
Nurten Ak Aygen
29/01/2017
5.0
100% (17)