sessizliğe kurulu tüm saatler
ve sükûtta dakikalar
bir grup böcek, bir kaç baykuş
bir de sokak köpekleri,
ara sıra da kediler
yine de bir senfoni...
tekrar eden bir ezgi var
gözler karanlık, gönüller açık bak, yine gece oldu
ve vuruyor bir çıngırak gibi
sol yanımdaki sızı
kanımla kavga ediyor kirli bir nefes
bir damla dökülüyor ciğerlerimden
yeniliyor ümidimbeklemek beklemek beklemek...
hasreti zirveye çıkarıp
hüznü hüzne eklemek...
ve beklemek ne sancılı
ve beklemek ne acılı...
hele geceyse ve yapayalnız
insafsızca ve insansızca
her şey uzak beklerken
beklerken her şey soğuk yıldızlar ne kadar da sessiz
bekliyor dizinin dibinde uslu uslu ayın
beklemekse düşen nasibe,
zaman da sessiz mekan da
yalnız kalp gürültülü oysa ki
akıl da yoldaşbeklemekse bir bakıma düşlemek
kavuşmaksa bir ışık
sabahı gibi gecenin...
kavuşmaksa bir ıslık
şarkısı gibi bahçenin...
ve bekliyoruz sessizce
sıyrılıp karanlığından beklemenin
kavuşuyoruz aydınlığında vuslatın...
Rüzgar