mevsim güz
ders;aşk
başla,,





cam kenarındayım
sağım solum
önüm arkam
sobelenmeyecek kadar fransız mevzuuya





gözüm öğretmenin gözlerinde
öğretmenin gözleri..üzerimde





her zamanki gibi çalışmadım dersime
tembellikten değil
çalışırsam kopya almış gibi hissediyor içim


nasıl desem,,


hani doğallığın suyuna
ve o suyun akışına bırakmak gibi kalbi
varacağı kalbe gitsin diye
el değmeden üretilen
hijyenik
organik bişey olsun istedim





ha işte,
gel de anlat bunu hocaya..bakışlarınla


hoca da hoca ha..


sıralar arasındaki o dar koridorda
topuklu ayakkabısıyla yere her basışında
korkuyu filmden alıp
taşıyordu kulaklarıma





kollarını birbirine kavuşturup sardığında
göğüsleri toplanır daha da dikleşirdi..dik dik bakışları altında
disiplin
saçlarına gösterdiği özenden
leke tutmaz topuğuna kadar akardı..tepeden tırnağa





aynı disiplin arkasını döndüğünde de kendisinden çokca söz ettirirdi
incecik bileklerini muntazam saran ayakkabının boğumundan
teniyle uyumlu çorabı, yukarı çıktıkça tonu açılır
açılan ton
transparan bir pencereye dönüşürdü gözlerime





hoş bir manzaraya açılan pencerenin ilkin güneşliğini
ardından perdesini aralayıp
nihayetinde tül ardından seyre dalmak gibiydi
diz üstüne teğet geçen eteğin
derin yırtmacı
her adım atışında..göz kırparken menzilimde





ders ; aşk
konu; aşkla başa çıkmak





soruların canıcehenneme
cevapların da öyle





elimde kalemim
iki parmağım arasında evire çevire
ve yeri geldiğinde
kasten yere düşürdüğüm silgimi
eğilip alırken düşürdüğüm yerden
taksirle işlediğim günahı
gözlerime hapsedip
güz süsü verdim





ders ;aşk
süre..bitti


öğretmenimm


ben bu sınıfı çok sevdim
sıramı kimseye vermemek adına
tahtada yazılı çok konuşanların başındaki adımı silip
başka bir adın gölgesi altında kalmasın diye izim
yeni bir öğretmenin eğitip ıslah edeceği talim
ve terbiyenin hatrına
düşlerimi ıslatan dekolte
uslanmaya muhtaç kılacak kadar aç bırakacak yeni bir manzara aşkına
afedersin haddimi aştım





ha işte
tüm bu sebeplere ek
boş vermişliğimle örtüşen boş kağıdımı al
kaç verirsen ver..ama yırtma


yırtma deyince yine aklıma şey geldi bak


çağrışım hocam çağrışım..aldırma


bırak beni en iyisi


çoook sevdiğim sınıfımda..