0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
927
Okunma
26. SEVMEK YORDAMI
beni sev, sevgilim
beni neden sev, biliyor musun:
-her sevdayı bir dağ’la kıyasladığım için
sevgilim, sev beni
nasıl sev beni, biliyor musun:
-canını dişine takmış partizan gibi
beni sev, sevgilim
beni nerede sev, biliyor musun:
-yetimhâne avlusunda: yıldızların üşüştüğü
sevgilim, sev beni
ne vakit sev beni, biliyor musun:
-buhurumeryemler tümden ayaklanınca
beni sev, sevgilim
beni ne kadar sev, biliyor musun:
-yulaf ve talaş kokuları kadar çocukluğumun
kapat bana dış dünyanın ikbal kapılarını
severken beni iç dünyamda cinnetimle yüzleştir
(): Berfin Bahar, Eylül 2003, Sayı 67
27. HAYDİ!
haydi, topla dağlara çöreklenmiş dumanı
gözlerinin mahmurluğuna yerleşen acıyı da
topla ve dağıt dağıtabildiğince
tek umudu sendedir bu hayırsız kasabanın
gözyaşını gecede kurutan insanların
umudu sende
hangi nehir daha çabuk kükreyebilir
rüzgâr nerde etkilidir ikindi vakti
susmak gerekçesizdir bugünden böyle
sorular yanıtsızsa neye yarar
bir düş, düş olmaktan öteye geçemezse
yanarak yaşamanın anlamı ne
sığınmasız kalmaya da alışmalısın
sığınmasız, zafersiz, bir de menzilsiz
türkünü korkusuzca söylemeye
haydi, topla dağlara çöreklenmiş acıyı
mahmurlu gözlerine yerleşen dumanı da
topla ve dağıt dağıtabildiğince
(): Düş Çınarı, Eylül-Ekim 1998, Sayı 12
28. KALBİMLE İLGİLİ
hangi ağacın altına otursam soluk-soluğa
esmer türkülerle yarılır kalbim
benim kalbim: doru bekleyişlerin kavşağıdır
sevişmekten bitkin düşenlerin sığınağıdır
ve kuşlar mutluluktan nasıl ağlarsa
öyle dokunaklıdır
(): Oluşum, Eylül 1983, Sayı 112-113
Beşpınar-Ortak Kitap
29. SENİ ANLATSIN
seni vahşî ve başı dumanlı sözler anlatsın
seni kurşunî bir yalnızlığa yaslanan umut
mahpusların voltası hüznü anlatsın
ateşböceklerinin aydınlattığı bitmeyen gece
gel, mahşerî menekşeler dizeyim saçlarına
dağ-başından devşirdiğim sessizliğimi dizeyim
virâne evlerin bacaları anlatsın seni
gecenin zilzurna sarhoşları anlatsın
kanlı fâciâlara karşı söylenen türkü
gökyüzünün yıldızlarını döktüğü
seni alçaklığa direnen dimdik onurun
gurbet zulasında perçinlenen sevda yalazın
ve göğsüne otağ kurmuş güvercin alayı
seni marmara denizi’nin âvare mâvisi
ıtır kokusu, ardıçlar, yamaca yansıyan gülüş
ıstırancalar’ın heybetli duruşu anlatsın
canevinden fışkırırken yaşamak evrimi
bir eflâtun şafağa çakılı gözlerin
anlatsın seni
(): Bakış, Ekim 1990, Sayı 561
Beşpınar-Ortak Kitap
30. ALAGEYİK HAYKIRIŞLAR
sevilerin sevilerin şahlandığı alanlardayım
tüm gezegenleri yatıştırıyorum alnıma
-oh! bitince şuracıkta aşağılanmaların tüneli-
bir çingene kızını bembeyaz öpüyorum
açlık yok
işkence yok burda
yenilmeler yok
dinmiş puştluğun kasırgası da, yanım-yörem gül
gırtlağım silme dolu: yemyeşil şarkılarla
alageyik haykırışlar alırım saçlarıma
(*): İnsancıl, Ekim 2009, Sayı 231