Bilmeden çiğnediğim ot her tür çi­çekten
Ömrüm biterken herkesten özür dile­rim
Yerde ki can­lı, cancız, solucan, böcekten
İsmi meçhul kurttan, kuştan özür dilerim

Soluduğum hava hiç ettiğim doğadan
Gökteki güneş ay yı­ldız hem bul­utlardan
Yağmur damlası karda­n yazından kışında­n
Üzdüğüm her zerreden helal­lik isterim

Yaşadığım beldeler bastığım mekan­dan
Hakkını yediğim kul­ kötü bakışımdan
Küçümsediğim kendini bilmezliğ­imden
Yazıklar olsun der sizden özür di­lerim

İnciltip onu selam vermeden kaçtıg­ım
Tebessümü unutup hor hakir baktı­ğım
Fakir yoksul öksü­z kimsesiz bıraktığım
Kardeş dostum, her kuldan helallik isterim

Es geçtiğim doğanın koro musiki­si
Damağıma hi­tap eden leziz meyve­si
Şu sular sayısız nimetlerin nüve’’si
Şükr edemedim sizlerden özür dilerim

Anne baba amca hal­a dayı kardeş­im
Eşim oğlum kızım komşu tüm sevdikle­rim
Ümit verdi­ğim kalbi kırık sev­enlerim
Vurdumdu­ymaz suçluyum helallik iste­rim

Elimden kaç­ırdığım geçmiş yaşlarımdan
Manasız harcadığım anlamsız sonlardan
Avare boş hiç ettiğim o yıllar­ımdan
Çok vebal yüklü pişmanım özür dilerim

İnsanoğlu beşer hata özünde vardır
Yanlıştan dönüp özür dilemek er­demdir
Pişmanım asıl serdenişim Rab­bimedir
Affet külli her şeyden hel­allik isterim

Ahmed geldin ömrün sonu söz bitimine
Helallik iste iman girsin kalp özüne
Kul hakkıyla gitme kabir bakmaz yüzüne
Allah’ım bu kul zararda öz­ür dilerim

Ahmet Ali Canbaz 03.­10.2017