0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
662
Okunma
16. BU UMARSIZ KASABADA
a.
hiçbir çocuk kan görmeye dayanamaz
bu umarsız kasabada
hiçbir çiçek zamanından önce solamaz
zaman tanrısıyla yarışan aşk kıvılcımı
parlamasın bir
önünden iblis olsa kaçamaz
eçiş-bücüş kimi insan taslakları
silâhları çekincesiz çekerek bellerinden
şairleri vuramaz
direnç, asla hüzünsüz
hüzün, türküsüz
kıvranamaz
b.
gözleri gülüşlü kızlar mı desem
gökleri güneşli yazlar mı desem
beni burdan başka yerde barındıramaz
17. HANİ, NERDE?
kalbim, acısıyla sarsılıyor
beni terk edişinin
düşlerime lâpa lâpa kar yağıyor
tipi basıyor içimi, hiç durmaksızın
hani, nerde sözlerin, sözlerinin güzelliği?
bir çınar, gürültüyle devriliyor
çocukların gözlerinden îrin akıyor
mitralyözle taranıyor sevdalar
ah dünya, dünya’m: kan-revân içinde
hani, nerde güzlerin, güzlerinin özelliği?
beni terk ettin diyedir
alnımın kırışıklığı
boynumdaki çıban izi
ve kendime batmışlığım boylu boyumca
hani, nerde yazların, yazlarının kızıllığı?
18. TARAZLANMIŞ TANIMLAR
1.
aşk:
onca çırpınmama karşın
içinde doyasıya
yüzemediğim ırmak
-kimliğimi dile veren, kırçıl umut ey!
2.
öfke:
kırlangıç uçuşundan
ve evliyâ uykusundan
bana gelende
-toprağımı güle veren, pembe direnç ey!
3.
kavga:
kıyım kıyım kıyıldığım
kınından sıyrılmış
o kılıçlarla
-yüreğimi sele veren, suç ortağım ey!
4.
hüzün:
ah, ömrümün törpüsü
ve davulsuz, zurnasız
bolca kanlı bir düğün
-yaprağımı yele veren, güz ormanım ey!
ve özet:
aşkım, öfkem, kavgam, hüznüm
dördünüz delifişek dizildiniz önüme
hem yaşamım oldunuz, hem ölümüm
19. ÖMRÜM İŞTE
zift ve katran karışımı bir ömür
gördünüz mü hiç, görmedinizse
eğilip bakınız benim ömrüme
bıçaklanmış ağaçtan akan özsuya
görmez gözün aradığı ışığa
bakar gibi bakınız
sam yelinin izlediği solgunluktur o
en çıkarsız özlemlerin özürsüz övüncü
canını dişine takmış yürüyen
ömrüm benim: bir umarsız karaca
acının ormanını kolaçan eden
gözleri nemlice, gönlü mevlâna
dinmeyen yalnızlığında ahmed haşim’in
vuslatında saklanır yahya kemal’in
titizlikle saklanır, saklanır incelikle
tüm duygusal darbelere tuşla yenilmiş
kırık kalp fırtınası
şu kalpsizlik çağında
20. MUTSUZLUK GAZELİ
kaç çıldırmış çocuğun kıyısında ağlarım
ah zavallı yüreğim: mutsuzluk güzergâhım
kambur üstüne kambur biriktirdim sırtımda
çoğunluk: acılara, hüzünlere sarkıldım
hangi insana gülsem, yüzüme tükürüldü
kimsesiz kimliğimle balgamlara bulandım
şiirsellikle yüklü bir gülüş aradım hep
sevgilisiz kalmayı ömre hakâret saydım
gene de sefâlette soldurdular yüzümü
cenâzesi çalınmış gömütlerde kınandım
yorumlayan ve dürten eleştiren yönümle
ahâli arasında sipsivri bırakıldım
sadist erkeklerle şu mazoşist kadınların
ortak iktidarınca sürekli yağmalandım
çocukluğum, ilkgençliğim, gençliğim eyvah
ölüm her yerde, peki nerde hayatım?
5.0
100% (1)