Sorduğunda Tanrı , haberin bile olmayacak sana ettiğim yeminlerden .. hiçe sayılan onca sevabımı kalbinde temize çektim ben senden izinsiz.. ruhunu alet ettim mavi gökyüzüne ve denizlere adını yazdım yansıttığın o maviyle . Günahlarımı biriktirdim , kış aylarında kaldırım diplerinde sertleşen , o sahte beyazı boyayan çamurlu adımlarda. Beyazı sevdiğini bilirim , ama çamurlu botlarıyla siyaha bulayan o şerefsiZ yalanlarınıda . Beni anlatmasın sana kimse . Sen gözlerimde tanıklık et , insanlık mahkemelerinde tanrıya. Ve yeminimi akan gözyaşlarımda mühürle .. senin , iki dudağının arasından çıkan her kelimenin esiridir yüreğim ve kelepçelidir her yanım . birde İmanım kadar Emin’im doğru kafa sallayacağından . Bir yanın özgürlük bir yanın sevdadır , biz dendiğinde yalancı şahitlik yapmayacak kadar göklerdedir kanatların .. maviyi bu yüzden sevdim ben , kanatlarının arasından sızan güneşin rengi ile okyanusları mavileştirecek kadar kocamandır .Şimdi askıya alınmış gelecekleri temize çekerken , mürekkebi bitmiş dolma kalemim , yada bir kuş tüğü.. hafif sade ve doğal !! Dokun parmaklarınla kanadıma anlayacaksın ne kadar yumuşaktır ruhumun en sen yanı !!!!