İLK KURŞUNDAN 9 EYLÜL’E (354)

İlk kurşun ve ilk şehadet.
İstiklali veren bize.
Bir bütünlük bu bir rahmet.
İşte vatan hepimize.

İstiklale bu ilk kurşun.
İşareti kurtuluşun.
Bağımsızlığa varışın.
Nişanesi görsenize.

Yedi düvel müdahele.
Geldi Gazi Paşam hele.
Dört yıllık bir mücadele.
Dedi; işte vatan size.

Dokuz Eylül ta başından.
Bellolmuştu ilk kurşundan.
İzmir’in dağ ve taşından.
Türk’e selam versenize.

Güzel İzmir Şanlı İzmir.
Türklüğe nişanlı İzmir.
Daim ihtişamlı İzmir.
Özgürlüğe gelsenize.

Dokuz Eylül İzmir’deydi.
Gazi Paşam emri verdi.
Bayrağımız gönderdeydi.
Şan şeref Türklüğümüze.

Bu savaşın tek galibi.
Bütün vatan İzmir gibi.
Türk, ülkenin tek sahibi.
Mazhar oldu sevgimize.

İlhan ATEŞ (Zayi Ozan)
Ankara, 09/09/2017 Cumartesi
Yayın : 10/09/2017 Pazar
www.edebiyatdefteri.com/siir/1116006/

Şiirin hikayesi :
İZMİR’İN KURTULUŞU (09 EYLÜL 1922)

15 Mayıs 1919, Birinci Dünya Savaşı sonları… İtilaf Devletlerinin desteği ve
Osmanlı Devletinin acizliğinden güç bulup “Megola İdea” ümidi ile İzmir’i işgale gelen Yunan ordusuna ilk kurşunu atarak canını verir Hasan Tahsin.

Özgürlük uğruna, ”İlk hedefiniz Akdeniz’dir ileri!” diyerek büyük taarruzu başlatır ve orduyu İzmir’e sürer Mustafa Kemal Paşa. 9 Eylül sabahı Türk Ordusu İzmir’e girer…

Atatürk İzmir’e geldiğinde önüne işgalci Yunan bayrağını sererler. Herkes bayrağı çiğnemesini beklerken, o tarihe geçen meşhur sözü söyler:
“Bayrak bir ülkenin şerefinin sembolüdür ve asla ayaklar altında çiğnenemez.”

İzmir’e Giriş

Havasından mıdır insanından mı, İzmir o günden bu yana medeniyet ve inceliğin sembolü olmuştur Türkiye için. Dünya medeniyetinin ilklerine şahit olmuş görkemli tarihi, doğal güzellikleri
ile sadece Türkiye’nin değil, dünyanın en güzel şehirlerinden birisidir.

İlk kurşunun atıldığı, işgal altındaki çökmüş bir devletin modern bir cumhuriyet olarak yeniden doğmasına vesile olmuş şehirdir.

“Ben, bütün İzmir’i ve bütün İzmirlileri severim. Güzel İzmir’in temiz kalpli insanlarının da beni sevdiklerinden eminim diyor Atatürk.