Birtanem
Yüreğimin en kuytu köşelerinde ,kirlenmesine izin vermeyip kat kat ipek kumaşlara sardığım,sandıkta gizlediğim sevgimle merhaba...

Bir sımsıkı sarılabilsem sana.
Görebilsem yüzünü.
Dokunabilsem rüzgarın dağıttığı saçlarına.
Özlemin bu denli yakmamışken içimi,inan zor gelmezdi sensiz günlerim.
Sevginin sıcaklığı oldu kalkanım...
Görmesemde seni ,sesin ılık meltem rüzgarlarıyla kulaklarımda...

Nasılsa hiç görmemiştim zaten.
O halde sana olan bu sevgim niye .
Aştı bendeki duyguları büyüdü büyüdü dağlara ulaştı oda kafi gelmedi...

Anlatsam başkalarına:
_Nasıl olurda görmediğin ,dokunmadığın birini bu kadar seversin derler
inanmazlar ki bana...
Duygularım senin için çırpınırken zamansızlığım aksatıyor gelişlerini.
Birkez bile görmeden başarabilirmiyim sensizliği.
Sana sımsıkı sarılmak istiyorum...

Teninin tenimi yakışını ,gözlerimin gözlerinde haps oluşunu istiyorum
Ah bir görsem,bir dinse içimde varolan hasretim.
Bazen farkında bile olmadan kokunu çekiyorum içime.
Mis yayılıyor beynimin her zerreciğine.
O an
İşte o an yeryüzünün en mutlu insanı oluyorum.
Kör bir nokta buluyorum kendime orda sen varsın.
Benden başkaları göremiyor seni.
Görmesemde ,dokunamasamda hayalin bile yetiyor..

Düşlerime firari oluyorsun.
Açılıyor bir perde ay ışığı içerde ardından kuşun ayaklarına sarılı bir not.
---Ömrüm diyorsun sen bekle sabret...

Bitecek bu özlem ve bir nurla geliyorsun uykularıma.
Yüzün ay gibi ışık saçıyor.
Ben seni böylesine severken;
Hissedersem tenine yasak tenlerin değdiğini,
parlayan gözlerinin başka gözlerde gezindiğini..
Yıkılırım..
Sonum kör bir kuyunun dibine serilir...

Ah be gülüm bu sana ilk mektubum.
Bir bilsen daha neler yazmak istiyor bu yürek.
Elimden gelse kalp atışlarımı işleyeceğim satırlarıma anlayacaksın ki nedenli sevdiğimi. Şimdilik duygularımı tüm çıplaklığıyla aktarabilmek sana...

Ne kadar sürer bilmiyorum;
Yorgun gönlümün sevginle filizlendiği ,
hücrelerimde kanının gezindiği bir bedendeyim.
Senden ve sevginden vazgeçmek yasak bana...

Uzun zamandan sonra ilkkez bu gün çıktım evden.
Kırlara koşmak istedim.
Hatırlarmısın bilmem:
Düşün demiştin:
Hani bana anlatmıştın ya papatyalardan taç yaptım saçlarına elimle takıyorum diye.
Sonra bir buse kondurmuştun anlıma helalim demiştin.
Haykırmıştın defalarca SENİ ÇOK SEVİYORUM diye...

İşte ben bizim kırlarımıza gittim bu gün.
Yokluğunla konuştum,anlattım sana olan özlemimi.
İpek saçlım derdin,parmaklarını tarak ederdin saçlarıma.
Senin elinmiş gibi papatyalardan yaptığım taçı taktım saçlarıma.
Dünya döndü adeta etrafımda bugün.
Kuşlar hoşgeldin diye şakıdılar,
kelebekler uçuştu üzerime uğur böceğimiz saçlarıma kondu.
Aldım avucumun içine uç böceğim sevdiğime helalime selamımı söyle onu burada hep bekleyeceğim dedim.

Bir ara:Ne kadar gerçeksen o kadar hayalinle girdin aklıma.
Neydi sevgi ,
aslı olan sevmekmiydi ,
anlıkmıydı duygular...

Emekti sevgi ,karşılığı olmadan verebilmekti
Bir bedende iki kişi barındırmaktı.
Konuşmadan gözlerinden anlamaktı.
Ben seni tüm kalbimle sevdim...

Başımı yana çevirdiğimde omuzlarımda elini hissettim.
Yüzümü alevler bastı yaklaştım dokunmak istedim olmadı.
Bulmak mümkün değildi eşini benzerini.
Ben seni hayalinle sevdim...
Yaşanmamış olsam bile şu küçücük ama sana olan sevgimle büyüyen yüreğimde özelsin....
İmkansızda olsak sevgimizde ben seni hep seveceğim...

UNUTMA İNCİ TANEMMMM

BEN ÖLÜMSÜZ AŞKIMIZIN ELÇİSİYİM.......

YAZAN:KADER OYUNCUSU
27/04/2012
İZMİR