10
Yorum
28
Beğeni
0,0
Puan
990
Okunma

yeşillikler içinde mis kokulu
cennet yazardı bir levha asılsaydı
giriş kapısında beklerdi melekler
insanın insanı bulduğu yerdi
sana yürürdü küçük ayaklarımız
büyüklüğün lütfunda
biz küçüldükçe dar bir kovukta
bir çeşme ararken dağ başlarında
yol açardın sevgi elinle
genişlerdi dar gömleğimiz
büyürdü küçük pencerelerimiz
taşırdık ağırlığımızı
Mecnun’un aradığı gibi Leyla’sını
kayıp aşkı arardık
o yere atılmış ekmek kırığı gibi
beklerdi elini uzatacak olanı
çocuk bakışını unutmayanlar
verirdi bir lokmanın hakkını
ince bir su akardı çöl ortasında
öncesinde neydik düşündük
nasıl geçtik onca bulanık sellerden
yalnız biz vardık elimizde
kırık dökük yıkık minare
kendi kendini onarmaya çalışan
toplardık altta kalan ışığı..
kan pıhtısından bir can
yaratmak seni lütfundu
neyimize idi bize öğünmek
yine de genişletmeye çalışırdık
sevgisizliğin bunalttığı o dar
karanlık odayı..
üstümüzde gölgeydi sevgin..
10. 06. 2017 / Nazik Gülünay