GÖZLERİM VE KULAKLARIM
 
İki gözüm,
İki kulağım;
Hep benimleydiniz;
Geldi ayrılık vakti nihayet.
Görevinizi layık-ı veçhile yaptınız.

Şarkıların,
Senfonilerin en iyisini dinlettiniz.
Rocku, popu, cazı, rapı,
Metali, enstrumantalı,
En güzel türküleri,
Sayenizde dinledim.
Gıda sundunuz ruhuma.
En nadide çiçekleri seyrettirdiniz.
Kalbime sevgi ve umut ektiniz
Gülle, Papatyayla,
Açelya ve menekşeyle.
Güzel kadınları siz seyrettirdiniz.
Hindistan’ı, Brezilya’yı,
Amerika’yı, Afrika’yı
Sizinle gördüm.
 
Ama yetti artık!
Çirkinlikler,
Kötülükler çığ gibi büyüdü,
Bastırdı güzellikleri.
Dayanamaz haldeyim.
Göstermeyin,
Duyurmayın,
Sunmayın bana hiçbirini.
İstemem…
Ayrılalım sizinle,
Nihayet bulsun her şey.
 
Baksananıza;
Akçalı ilm-i siyaset hakim oldu.
Devlet, millet malını çalan çalana…
Hak sayıldı üstelik.
Çalanları paklayanlar peyda oldu,
Malı götürdü çoktan
Yüce dini ticari meta yapanlar.
Kıçı açıkta kaldı vatandaşın.
 
Garip gureba kapıdan kovulur oldu,
Yetim hakkı yiyenler korunur oldu,
Allah adına kelle kesen katiller,
Tasvip görür oldu.
Korunur oldu kadına kalkan eller.
Dolaşır oldu ortalıkta,
Namusa el atanlar,
Çocuklara tecavüz edenler.

Daha neler, neler…
Hiç birini göstermeyin,
Duyurmayın bana.
Yok, yok!
En iyisi sizinle vedalaşmak.
Kör, sağır ve dilsiz olmaktır galiba
Kurtuluşun tek yolu…
 
Ömer Adar-2017