Dalıp da uzaklara susarken derin derin
Sensizken hiçbir şeyin yok ki tadı diyordu
Gönlümün minberinde duruyor senin yerin
Bir çay doldur sevdiğim çay yar/adı diyordu

Usul usul titretip sonra gönül telimi
Avucunun içinde sıkıp da ellerimi
Kim okşadı tenini yoksa seher yeli mi
Kim kokladı saçını kim taradı diyordu

Çatıp sonra kaşını siteme dokunarak
Kısıp mahmur gözünü etrafa bakınarak
O en mağrur tavrını yüzüne takınarak
Kimler sordu hatrını kim aradı diyordu

Bana ayan aleme çözülmeyen sırdın sen
Ömrümü yasladığım yıkılmayan surdun sen
Kıymet bilmez kullarla hayaller mi kurdun sen
Mesken mi seçtin yârim yoksa yadı diyordu

Sen mi eksildin bende ben mi sende bitmiştim
Yoksa sen kal dedin de ben mi çekip gitmiştim
Ben kendimi ararken gözlerinde yitmiştim
Kim kime sitem etti kim ıradı diyordu

Sensin benim tek gıdam sensin benim nefesim
Sonsuza dek sükuta bürünsün mü bu sesim
Mahşere kalsın demek içimdeki hevesim
Yaralı koyup gitme vur! vur hadi diyordu

Şefika Türk Bağrıyanık
10/02/ 2017
Sarıkaya