0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
653
Okunma
yaşamdan devraldım acıyı
içimde sokak lambaları karanlık
göz yaşlarımda acıyı öpen çocuklar biriktirdim
caddelere kuru bir rüzgar sızıyor sonra
bir fırtınayı anımsatırcasına
eski bir mutluluğu
yitik bir şehrin karanlığına gömüyordu delikanlı bir çocuk
özgürlüğünü arayan çocuklar
mapushane duvarlarına güneşin resmini çiziyorlardı
mapushane duvarlarında kuş sesleri
mapushane duvarlarında çocuk gülüşleri
ve mapushane duvarlarında yedi renk yedi iklim
bir özgürlüğü anımsatırcasına
sesini sesimden alıp ulaştırıyordu mavi gökyüzüne
gök mavisi, güleç bir çocuğu anımsatıyordu
anımsatıyordu bir çocuğun simsiyah saçlarını
ama özgürlük kokuyordu bakışları
bir mapushane demiri çürümüştü
kaç yüzyıllık acıya tanıklık etti kim bilir
kim bilir kaç yüzyıllık işkencenin çığlıklarını
ve kim bilir kaç faili meçhul cinayete sessiz kaldı
toz pembe bir umut biriktikçe birikiyordu
hayaller, düşler ve dirençli bir bekleyiş
sonra postal sesleri yankılanıyordu sokak başlarında
postal altlarında çığlık çığlığa bir kadın
postal altlarında deri kemiği geçmişti
postal altlarında ufacık bir çocuk
kaç ağıt temizlerdi şimdi bu acıyı
kaç öfke kusması
kaç haykırış
kan sokaklarda nehir yatağı gibi akıyordu
çığlıklar kuş sesleri ağıtlar birbirine karışmıştı
kimi oğlunu, kimi kızını, kimi anasını
kimi sevdiğini, kimi umudunu, kimi aşını arıyordu
sokakta postal sesleri
sokakta tank sesleri
sokakta palet sesleri
ürkütücü bir patlama
ürkütücü bir bomba sesi
şehir suskun
şehir yaralı
çocuklar çığlık çığlığa
çocuklar nefessiz soluksuz
güneşin doğmasını bekliyorlardı
kesip atılır gibi bir tırnak
terk edilen bir şehir
paslı demir
kör kapı
soğuk ranza
bir umudu
bir özgürlüğü aradı
bir adam özgürlüğü için idam edildi
bir kadın özgürlüğü için sevdi
ibrahim dalkılıç
08/02/2017
21:05 izmir
5.0
100% (4)