Neden?
Neden diye soruyorum kendime
Bunca suçlama, bunca iddia delilsiz olamaz
Ancak elle tutulur, gözle görülür bir şey de bulamıyorum
Kimi cezalandırıcam bilemiyorum
Ortada duran bedeli benliğim öderken




Aktif bir yanardağı gibi
Yaralarım patlıyor, öfkem püskürüyor
Derinliklere bir yol da bulamıyorum
Anlayacağın kaçamıyorum




Yüzleşecek bir gerçeklikte yok ortada
Korkuyorum pişmanlığımdan
Hiç ummadığım bir anda
Bir ihmalimin üzerime çullanmasından








Neden?
Neden diye soruyorum kendime
Dişlerimi gıcırdatırken, sıktığımda yumruğumu
Derin bir nefes alıp gamlı gamlı geri verdiğimde
Hayallerime dalıp koskoca bir hülya beni kovduğunda,
Gerçekleşmeyi bekleyen yığınca mananın öfkesi, girer rüyalarıma




Küstü hakikat ve döndü sırtını
Alemi misalde de yalnızım artık
İlhamlarım, işaretlerim de topluyorlar bavullarını
Heyhat terkediliyorum, terkediliyorum




Bu yeni bir aşama mıydı ömür süngümde
Neyi baş gösterecekti bu yıkıcı sancı
Gözlerimin feri sönerken her saniye
Ne zaman doğacaktı terkedilen varlığımın umut ışığı








Neden?
Neden diye soruyorum kendime
Anladım ki en başta bir yanlışlık var
Daha en baştan yanlış atılmış bir düğüm var
Zira bu denli dönemezdim arap saçına
Yudum yudum içerken inşirahı
Her seferinde çözüldüğümü sandığımda




Ben de daldım boğulurcasına boğulmaktan korkmadan
Kalbimden ruhuma ruhumdan sırrıma indim ve indim
Daldıkça hafifledim, indikçe çıktım,
Boğulacağımı sandığımda ansızın nefes aldım
Baktım ki bu başka bir alem imiş
Aldığım nefes içtiğim ab-ı hayat imiş
Yeni bir kıta keşfedercesine ben de benliğimi keşfettim
Hadis varlığımın hududunu aştım
Bittim yandım ve kül oldum
Ne düğüm kaldı
Ne de şikayet
Çözüldüm.
Artık hürdüm
Ben bir sözdüm
Söylendim
Ve gittim.