yine bugün çok güzelsin
saçlarına karışmış bir parça bahar
gözlerinde ki hınzır adam
yeni bir şarkıyı öğreniyor gibiyim
yeniden doğuyor gibi mutlu ve habersizim dünyadan
oysa analar hep ağlar doğururken
ilk ağlayışımızın olmayacağını bildiklerinden
mesela ben
seni gördüğümde anlamıştım
aynı mezara girmeliydik biz
aynı cehennemde bize ayrılan bir ateş olmalıydı
çünkü ben sana günahı öğrettim çocuk
sen bana insan öldürmeyi…

bugün yine çok güzelsin
ay parçası bir duruş var zihnimde
işte sende ona benzersin…
her ne kadar dünyaya lanet etsek de
sen içindeyken kopmayacak olan kıyamete de eyvallah!
sözleştiğim tüm şeytanlar emrime amade
uyandığın vakitlerde karışmayacaklar hiçbir acele aşk’a
ben sende sevdiğim ne varsa yazdım alnıma
yoklama defterim doludur alnında ki kırışıklığa dair
gözaltında ki hüzne inat çocuklar doğurdum
ilhamımı beceren beceriksiz vakitlerde seni sevmeyi denedim vazgeçmeden
bir mektupsun aslında asla gönderilmeyecek
ölümlü bir hastaya yazılmış,en dokunaklı yerinde durup ağlayan adam kadar
dokunaklısın..
vazgeçmiştin herşeyden
öyle demiştin….yalandı yine ama olsun ben buna da inanırım..
nasılsa bugün çok güzelsin yine
beni kandırabilirsin, küfredebilirsin…hayatı sevebilirsin
beni de…
aldırmam …
yeter ki kaybetme gözünde ki bir parça beni…
seninle biz hep aynı yerden kırılırız unutma.
Balkondan sarkan sardunyalar üzer bizi mesela
Karnı acıkmış bir sokak kedisi baştacımızdır
Ama uzay boşluğu kadar sana ayırdığım cümlelerim
Yörüngesinden şaşarsa, sen düzelt…
Nasılsa bugün çok güzelsin
Gözlerinden hayatı içiyorum helal et
Saçlarından hikayeler dokuyorum…
…