Unutulmuştu belki
Belki de eskitildi
Pervazsız bir rüzgar esti
Hani derler ya kalem ve kağıdın hikayesi
Manası yitirilen sözcükler arasında
İnsanlarca..



Konuk olduğumuz dünya rolleri
Sararmış yapraklara rafyalanmış anılar
İlkbaharda papatya tarlasında
Güneşin harında kavruk buğdaylar
Dağların ardında bağrında kar lapası
Pamuk yıldızların dansı
Kimseden sorulamaz suali



İşte bu bir yaşam hikayesi
İzleri kim silebildi ki



İmgeler düşlüyorum sana yeniden
Denizler ardından fersah fersah
Asırlık çınar ağacının gölgesi
Kimleri gölgesinde dinlendirdi
Ve geldi, geçti
Şiirler nefes alır bu coğrafyada
Papaz karası renkler kaplasa da
Annelerin ak sütü gibi ak
Sular kadar berrak




Siyah beyaz hikayeler daha bir anlamlıydı oysa
Rıhtımda tekneler, denizde iyot kokusu
Işıl ışıl gemiler ufuklarda
Ah Marmara
Ben mi değiştim dersin
Yoksa martılar mı
Anılar mı


Sahi sorsam hatırlarlar mı
Hani o bırakıp giderken seni
Uzak diyarlara



Bir dudak payı es verdim bu ara
Bir şey söyleyeceğim, bir dakika


Kaç şiir asılır bu geceye dair
Kaç dua yükselir yedi kat göklere
Kaç imge taçlanır acaba

Kaç şehit görüyor bizi söyle
Kaç ana ağlıyor
Hıçkıra hıçkıra


HAZAN