7
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
703
Okunma
Mevsimlerden ilk bahardı
Yüreğim ve ben
Şiirlerin vuslatında mısralara soyunduk
El ele verip uzun ve meşakkatli bir yola koyulduk
Eşi dostu topladık
yol haritasını çizip verdik
Bize eşlik etmek isteyenler oldu
buyrun hep beraber yürüyelim dedik
Malum; sarp kayalar
dik yamaçlar ve engin dağlar aşacağız
Tek başına zor olur
Issız yolların kurdu, kuşu, yılanı, yalanı, uçurumu çok olur
Fakat herkesle yola çıkılmaz
her ağaca gönül rahatlığıyla yaslanılmaz
Bize eşlik edenlerden sazına, sözüne ve özüne güvendiğimiz
Dost, ahbap bildiğimiz yol arkadaşlarımızdan
bizi yarı yolda bırakıp geri dönneler oldu
Kaldık mı Yüreğimle başbaşa
terkedik mi dağ başında kendi kaderimize
Yollar uzun
yollar meşakkatli
asıl çetin dağlara zifiri karanlık yollara henüz gelmiştik ki
ne suyumuz kaldı ne de ekmeğimiz
Yüreğimle oturup hasbihal ettik
ya sözümüzü hiçe sayıp çıktığımız bu zorlu yoldan geri döneceğiz
Yada cesaret hırkasını giyinip
ucunda ölüm de olsa
sonuna kadar devam edeceğiz
Biz ikinci şıkta karar kıldık tabiki
çünkü biz bu yola çıkarken kendimize bir söz verdik
Korkaklık edip geri dönmek bize yakışmaz
Kendine güvenmeden karlı dağlar aşılmaz
Aç susuz da kalsak
derin yaralar da alsak
yolun sonunda hiç bekleyenimiz de olmasa
menzile ulaşmaktı gayemiz
Yol üstünde rastladığımız
bacası tüteten evlerin kapısını utanarak da olsa çaldık
Derdimizi bir bir anlattık
Elimizi yüzümüzü yıkayıp
yaralarımızı sardık
Yorgunluğumuzu attık
Aramızda ibrişimle örülü dostluklar bile kurduk
Sonra yol azığımızı hazırlayıp dualarla iyi dileklerle bizi uğurladılar
Menzile bi hayli yaklaşmıştık ki
Bize katılıp eşlik etmek isteyen
bazı dost görünümlü simalar belirdi
Onlarda sadece kendi çıkarlarıyla meşguldü
Ne yaramızı emlediler
Nede yorgun yüreğimize bir bardak çay demlediler
Üstüne üstlük bizim azığımızı gizli gizli yediler
Yarı yoldan geri dönenler ise
konaklayacağımız yerlere çoktan haber uçurmuş
yanlış yoldan geldiğimizi söyleyerek
yaramızın zamanında emlenmesine engel olmuşlardı
Bizim bıkmadan usanmadan yağmura
yaşa
fırtınaya
kışa karşı durarak
eğilmeden
bükülmeden
sarp kayaların önünde diz çökmeyip ilerleyişimiz
onları bi hayli kızdırmış ve korkutmuştu
Çelik gibi sağlam
nar gibi kızıl korda yanan yüreğimize
su serpilmesini istememişlerdi
Hiç bir zorluğa aldırmadan
doğru bildiğimiz yolda sonuna kadar ilerledik ve
duyduğumuz uğultulara gülüp geçtik
Biz arkadaşımızı, yoldaşımızı, sırdaşımızı
asla yarı yolda bırakmadık
Hiç kimseyi sırtından vurmadık
Biz çelik gibi yüreğimizle
Duru,berrak özümüzle
mertce sözünde durmayı
bu maratonda
her ne olursa olsun
menzile ulaşmayı seçmiştik
Yüreğim ve ben
tüm yaşantımız boyunca
ne kimseyi hor gördük
nede kimseyi yerdik
her şeyi önceden hissetmemize rağmen
ki hislerimiz bizi hiç yanıltmamıştır
Nice yokuşlar
nice sarp kayalar ve
nice engin dağları yapayalnız aştık
Yinede hiç bir zaman
ne sözümüzden
ne özümüzden
ne de çıktığımız yoldan geri döndük
Biz kimsenin bizi zorla sevmesinide istemedik
Sadece ve sadece
Yürekleri kadar
emeğimize
alın terimize
saygı duyulsun istedik
Bilemedim ki yarenler
yoksa biz çok şey mi istedik ???
Nafize