3
Yorum
21
Beğeni
0,0
Puan
1187
Okunma

sahi neydin sen
gün batımında evine kavuşmak için çırpınan
ve her çırpınışta kanatları göz alan alakarga
ağzında yanaklarını şişiren özlemler
bıçak sırtı kısık gözler
uç hadi
gittiğin yön hep aynı nasılsa
geldiğin nokta.
sıfırı tüketmiş bu aşkı taşımak zor
hele gideceği yol belirsiz
adımlar uçarcasına
eller bir kopup bir dolaştıkça
ve ayrılığa bu kadar sık alıştıkça
yum gözlerini
yoruldun
çök bir kimsesizliğin yanına
ellerini şakağına daya
öl artık.
sahi kimdin sen
bazen sarhoş tabakların meze sefası
bazen gurur denizinde ağzı burnu kum
aksıra tıksara aşkı kusan
yosun tutmuş yüreğinde bir sıcaklık kalmayan
yalnız bir deniz feneri
yanından geçen her gemiye ışık yakan.
ve benim tanıdığım fareli köyün kavalcısı
dilinde aşkın en ağdalı şarkısıyla
sokak sokak dolaşan
karanlıkların
farelerin prensi
hatırlasana Pamuk Prenses başka bir masalın hikayesi
çek dudaklarını dudaklarımdan.
Ayvazım DENİZ