Bu şiiri yazdıysam sana gitme...
Tavanı çökmüş, tabanı yere batmış bir inançsızlığın içinde ruhumu sana teslim ediyorsam gitme
Her biçimde yalnızım, nereye gitsem yalnızım. Ölüsünü gömdüm sığındığım son bakışın başka bakmalar acayip acıtıyor canımı gözünü gözüme sürdüm ise gitme... ve söyle... ya senin gibi baksınlar ya da kör olsunlar ve sen gidiyorsan da zaten bütün gülmeler, sevmeler iyiler, vesaire... yok olsunlar. Hayatın çukuruna tırmanıyorum, en yükseğe düşüyorum, yoksa içimde bu kadar üşütmezdim seni ya da en iyisi sen git... ya da ben seni terk ediyorum bütün kararsızlığımı vermişken avuçlarına gitme... tutunduğun yer çok acıyor, izini bırakıyorsun, cesaretimi son nefesimmişçesine çekiyorum, madem bir nefesçesine çekmiş sem seni ...gitme ! Bugün üçüncü gün, kurumuş dudağında ıslak bir kelimeyim, gözlerinin dibindeyim, ellerin soğuk ve gidersen her şey üşür, kalbim üşür, kalbin üşür, senin olmadığın taraflarımdan vururlar beni zayıf yanlarımı avuçlarına bıraktıysam gitme... Kalp ağrılarıma gözlerini katıyorum, saçlarına tutunuyor bütün intihar girişimlerim anlatmak istediklerimi yüzüne dökmüş sem gitme Adın başlıyor her bitişin sonunda, adın başlangıç, bütün bitmelere bütün gitmelere küskün adın seni benim olmadığım taraflarından vururlar sargısını çözme yaranın, biliyorum kalbinde bir igfal sancısı , biliyorum ruhunda bir çığlık sen dilediğin kadar ağlama, ben göz yaşından öptüm seni, sen dilediğin kadar söyleme, ben sustuğun şeyleri sevdim se gitme... Adını söyleme, sana baktığım zamanların adı yok ,dili yok çok gitmeler gördüm zamansız biçimsiz anlamsız seni yaşamanın bir kuralı yok, seni unutmanın bir anlamı yok varlığını gösterip gitme... kalbine her ne çizdiysem boş ver adını söyleme...sus...ben seninle sustuklarımı sevdim se gitme... Ruhumda ki çatlaktan içeri sız...kanıma karış ...içime işle...ölmediysek şimdi ikimizde... tıpkı o türküde dediği gibi "ya beni de götür ya sen de gitme...." |