0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
929
Okunma
Bembeyaz gelinliği giyinmiş,kara kalemini beklemede kağıt,
Gece ve gündüz yek vucud,harflerim şiir kuyruğunda
İstimlak edilmiş bir şehrin yorgun aşığı olmalı yıldızlar
Kirpiklerinden güneşe tutunan kelebekler ölmeden henüz
Ağlamayı maharet sayan her çocuk gibi gözü yaşlı
Konuşabilse söylenecek çok şeyi olan biz,
Mavisini çaldığım gök’ten kaçarken,karanlığına saklandığım gece
Üzgünüm seni kandırdığım için aslında çalmak değildi niyetim
Hecelerden köprü kurdum,manasız yürürken şehrin iki yakasında
Arkama aldığım kalabalıklar susuzluktan ölmek üzere
Vazosu bile olmayan iki yetim çiçeğin öyküsü gibi
Gün batmadan bir kez daha yağmur yağmalı
Bulutlar diyorum o çaldığım bulutlar
Hiç durmadan yeryüzüne doğru ağlamalı..
5.0
100% (1)