4
Yorum
20
Beğeni
5,0
Puan
744
Okunma
Yaratılırken
Kaza süsü verilmiş benim bu ellerime
Bu yüzden
Erken öğrendim
Ölümü
Kalımı
Yarınsızlığı
Ve
Yalanı...
Sokak boyu dilim diş etlerime karıştı
ve zevkle çiğnedim etimi
kanayan ne çok şey birikmiş içimde
Ben çok kere tattım kendi etimi
isteyen herkes
tadabilir kendi etini...
Sana ölümler getirdim diye bağırıp duruyor işte gülerek
Ah rabbim
içim dışım mezarlık olsa ne yazar
Gülüşüne assınlar beni
Gıkım çıkmaz sende biliyorsun bende...
Şiir yazıyorum
sonra siliyorum
günlerdir seni öpesim var
Benim seni tanıdığım günden beri öpesim var
Kadınlar geçiyor kıpkırmızı
unutulmaya yüz tutmuş
bir dili konuşur gibi seviyorum onları
Unutuluyoruz sonra
dökülmüş dişleriyle gülümseyen ihtimallerin peşi sıra...
Çok sigara içiyorum bugünlerde
çoklu organ yetmezliğinden ölmeyi planlıyorum yirmi yıla
Acı/kıyorum
ve
içime atıyorum
Neyse diyorum neyse ki ölüyüm
ya yaşıyorum zannetseydim kendimi
Öyle iyi şiirler yazamıyorum mesela
kapıyı vurup gidemiyorum
yarım yamalak
uyuyorum
Dünden kalma çayı ısıtıyorum
Papatyaları eziyorum
özellikle basıyorum çimlere...
Yaratılırken
Kaza süsü verilmiş benim bu ellerime
Bu yüzden titreyerek öpüyorum ya kuşları
Yaratmasaydı Tanrı kuşları
Meyletmezdim elbet ben de gökyüzüne...
Hoşçakal ve elveda arasında ne varsa var
beni ilgilendirmiyor artık...
Gülümseyerek
kabulleniyorum
kabukları
ve
irinleri...
5.0
100% (18)