8
Yorum
38
Beğeni
5,0
Puan
1882
Okunma

...
Dündü
Kaybetmiştim çocukluğumun bahtiyar gülüşlü adamını
Mezarüstü yağmurlarına öyle bir yenilmiştim ki
Islandıkça çöle dönüştü örselene örselene bedenim
Oysa ki yağmur damlaları ile sevişmeyi babam öğretmişti bana
Üç kere alnına koyup anımsa
Ellerinden öp derdi saçakaltına sığmayan bulutların
Bak göreceksin gökküşağını bağışlayacak her özlem sonrası
Ve kokuma toprak karışacak bir gün
Töhmet etme sakın kızım
Şemsiyesiz, yalınayak gel metruk mezartaşıma
Sakın; sakın ağlama ki
Davetine icabet edebileyim ölümü sağan her yağmur sonrası
Ahh baba
O günkü gibi tazeliğini koruyan
Kambur bir acı oturdu içime
Kırk larcivert mum yandı ard arda
Kısırlaştırılmış dudaklarımla söndüremedim üfleye üfleye
Kırkbirbin kez çığlığım çarpıştı geveze çocukluğumla
"Sus´un" dedim kırbaçladığım anılarıma
Ağlama lüksü bile olmayan mor yanığı gözlerimi
Astım arşipel gamzelerine
Belki orada gülmeyi yeniden öğrenirim birgün
...
nagi han
5.0
100% (31)