eğer ki bir gün olur ya
gönlün içten sıkışıp da benim için kanarsa
yüreğinde ki o aşk depreşir de artarsa sızın
gönlün hüzün kaplayıp hasret ve özleminde de pişerse
veya ruhun çöküşte düşerse bin bir dara
illa ki içini kavuran o kor ateşi yakmışsam
ve ruhunda olmuşsam derin mi derin bir yara
tırnağın ağrır veya bulanıp da dönerse başın
hiç çekinme iki elim kanda olsa da
utanıp da sıkılma sakın hain koşaraktan
geliver bana
o anda da
giriver her vakit sana apaçık olan
bu müşfik ve sevgi dolu kollarımın arasına
kalmazsın inan ki ilgide yaya
nasıl olsa ben çok saf bir gazoz ağacıyım ya

sahi be ya çoktandır unutmuştum
senin gazoz ağaçlarını ne denli de çok sevdiğini
ben bu vesile ile sayende geç öğrendim
bir insanın yalanla nasıl da kolay sağıldığını

belki sana ilk kez de olsa kalbim hiç ısınmaz
bu cana verdiğin o katmerli acı var ya
belki yüreğim sıcaklığını da almaz
kırılsa da bu paramparça ettiğin yüreğin hüzünleri
üşümüş gönlüm ısınmaz ise bile elinde boş kalmaz ya
dökerim o anda önüne gönlümün eteklerindekileri

asma sakın o çift yüzünü
az uğraşmadım ona sırıtmayı öğretmek için
çok zor silmiştim gözlerinde ki hüznünü
onlar ki kanatan bir yaradır şimdi içimi
dertli bir baş oldun
gözlerime de kasvetli bir yaş oluşta doldun

yeniden kazıma yüreğimi ne kan kaldı nede bir can
sen keyfine bak benim zaten dertli kafam

müsaadenle
bir düşman olsaydın belki ısınırdı sana yüreğim
öyle sert kıvırmıştın ki hala sızlıyor küreğim
sen mutlu ol da huzur bulabilirsen o da yeter
budur senin için dileğim
sakın ola yine şaşma yolunu olmayasın sakın
eski halinden de bin beter

bak herkes güllük gülistanlık sahte gülüşlerde
bayramdır dedik de ilk kez elin değmedi elime
eh ne yapalım nasılsa işinin bitiği yerdesin
hep dediğin gibi sen beni
ben seni
Allah’a havale edelim de hak eden layığını tez bulsun…


(07.07.2016) (AZAP)…