9
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1209
Okunma

Bir yel esse sabah serinliğinde
Sen gelirsin..
İpeksi dokunuşuyla
Senin saçların gelir
Sarılınca dağılarak yüzüme
Senin kokun, gül kokusuyla karışık
Senin elin okşayarak yanağımı
Bir kuş konsa bahçemdeki dalıma
Sen gelirsin penceremden içeri
Yüreğinle dolanırsın yüreğime pür telaş
Senin o mahzun, ürkek bakışların düşer
Gözümün bebeğine
Güneş doğduğunda sabahın erkeninde
Tan yerinden bana nazar eyleyen
Senin sevgin gibi besleyerek ruhumu
Güne hayat, cana gayret getiren
Sevdalı bakışlarındır
Canımın penceresinde ışıyan
Güneş terki diyar ettiğinde
Suskun tepelerin ardından
Gündüzden resimler gibi
Sen doğarsın gecenin karasına
Aydedenin yanağında parıldar
Senin o şefkatli gülümseyişin
Yol bulurum, iz sürerim
Yaşamın çıkmazlarında
Ne karanlık kaygılara gebedir
Ne de dolambaçlı yolu hayatın
Az giderim
Uz giderim
Dere tepe düz giderim
Karanlığın en zifiri yerinden
Aydınlığa çıktığımda
Güneşin doğduğu yerde
Sen durursun karşımda
Isıtarak ruhumu
Işıtarak dünyamı
12.04.2016
5.0
100% (11)